Çocuklarda kahvaltıyı ihmal etmeyin

Diyetisyen Pelin Altunsoy, kahvaltının çocuk gelişiminde önemli bir öğün olduğunu belirterek, güne dengeli bir kahvaltıyla başlayan çocukların derslere daha kolay adapte olduklarını, böylelikle okul başarılarının arttığını söyledi.

Diyetisyen Pelin Altunsoy, kahvaltının  çocuk gelişiminde önemli bir öğün olduğunu belirterek, güne dengeli bir kahvaltıyla başlayan çocukların derslere daha kolay adapte olduklarını, böylelikle okul başarılarının arttığını söyledi.
Altunsoy, yaptığı açıklamada, yeni okul döneminde çocukların başarılı bir yıl geçirmeleri, beyin ve beden gelişimleri için beslenme şekillerinin düzenlenmesi gerektiğini belirtti.
Ebeveynlere ve öğretmenlere burada çok iş düştüğünü belirten Altunsoy, ‘’Kahvaltı ve ara öğün yapma alışkanlığı kazandırılmalıdır. Okul çağı dönemi, çocukların ömür boyu sürecek davranışlarının kazanılmaya başlandığı, alışkanlıkların oluştuğu bir dönemdir. Çocuklarla beslenme, sağlık ve başarı üzerine konuşulmalıdır ama bu konuşulanların yetişkinler tarafından da uygulanıyor olması gerekir. Çünkü, çocuk duyduğunu değil, gördüğünü uygulayacaktır. Sağlıklı besinlerin onları ne derece olumlu etkileyeceklerini bilirlerse o yönde birbirlerini uyararak, olumlu etkileşim içerisine gireceklerdir’’ dedi.
Altunsoy, büyüme çağında olmaları ve fiziksel aktivitelerinin artmasıyla enerji ihtiyaçlarının da arttığını ifade ederek, şöyle konuştu:
‘’Öncelikle ailecek bir kahvaltı düzeni oturtulmalıdır. Okul saati çok erken bir saatteyse ve yapılamıyorsa okula götürmek üzere kahvaltılık hazırlanmalı. Çünkü, geceden sabaha kadar 8-12 saatlik bir açlık söz konusudur. Sabah kahvaltı yapılmadığında kan şekeri düşer buna bağlı olarak algı zayıflar, yorgunluk, uyku hali, sinirlilik, baş ağrısı, mide bulantısı, bağışıklık sistemlerinin zayıflaması ve hastalık gibi durumlarla karşılaşabilirler ve okul başarıları da düşecek.
Çocuklarımızın kantinlerden alacakları tokluk sağlamayan, kan şekerlerinde ani iniş-çıkışlara sebep olacak abur-cubur, çikolata, şekerlemeler, hazır meyve suları yerine vitamin, mineral, lif içeriği yüksek taze veya kuru meyveler (kuru üzüm, kayısı, dut, erik vb.), sebzeler, yağlı tohumlar (ceviz, fındık, badem), leblebi, süt, ayran, kefir, taze sıkılmış meyve suları, tam buğday veya tahıllı ekmekle hazırlanmış tost veya sandviç, ev yapımı poaçalar, kurabiyeler veya kek gibi ebeveynlerin hazırlayacağı sağlıklı gıdalar tercih edilmelidir.  Sandviçlerin içerisine besin değeri olmayan ve zehirlenmelere sebep olabilecek salam, sosis gibi şarküteri ürünler yerine peynir, domates, salatalık, yeşillik gibi renkli gıdalarımızdan eklenmelidir. Tabi bunların yanı sıra su tüketimleri de önemli yer tutacağı için 500 cc’lik su mataraları bulundurulmalı.’’            

Diyetisyen Pelin Altunsoy beslenme