"DEĞİŞİM İÇİN YOLA ÇIKTIK TÜRKİYE İÇİN ÇARE BİZİZ"

Üç dönem İstanbul'un gözbebeği ilçelerinden Şişli'de rekor oylarla seçilerek Belediye Başkanlığı yapan Mustafa Sarıgül'ün uzun yıllardır bir hareket olarak yürüttüğü parti kurmaçalışmaları geçtiğimiz hafta düzenlenen basın toplantısının ardından resmen tamamlanarak Türkiye Değişim Partisi adıyla siyasi bir oluşuma dönüştü.

Üç dönem İstanbul'un gözbebeği ilçelerinden Şişli'de rekor oylarla seçilerek Belediye Başkanlığı yapan Mustafa Sarıgül’ün uzun yıllardır bir hareket olarak yürüttüğü parti kurmaçalışmaları geçtiğimiz hafta düzenlenen basın toplantısının ardından resmen tamamlanarak Türkiye Değişim Partisi adıyla siyasi bir oluşuma dönüştü.
Basın toplantısının ardından yapılan açıklamalara bakılırsa Türkiye Değişim Partisi adından çok söz ettirecek. Gerek iktidar gerek muhalefet kanadına mensup kişiler şimdiden gündemine Mustafa Sarıgül ve ekibini almış gibi gözüküyor.
Ben de Türkiye Değişim Partisi'nin Adana İl Başkanı Hakan Malgaf’tan bir randevu alarak hem Türkiye Değişim Partisi'nin ülke siyaseti ile ilgili duruşunu öğrenmek hem de Adana Teşkilatını daha yakından tanımak istedim.
TDP Adana İl Başkanı Hakan Malgaf iddialı sözleriyle dikkatimi çekerken parti yönetiminden tanıştığımın insanların gözlerindeki ışık da siyasi anlamda Adana’da bazı dengelerin değişebileceğinin ipucunu verdi. Ortaya benim açımdan keyifli ve önemli bir röportaj çıktı.
 
"TÜRKİYE'NİN DEĞİŞİMİ İÇİN YOLA ÇIKTIK"
KURTULUŞ KILINÇ:Yeni bir yola çıktınız. Yakın zamanda iktidarın içinden çıkan kişilerin Genel Başkanlığını yaptığı iki yeni parti kurulmuştu ama ilk kez muhalefet kanadının içinden bir parti kurulmuş oluyor. Nedir sizi bu motivasyona iten? Neden bir parti kurma ihtiyacı hissettiniz?
HAKAN MALGAF:Kurtuluş Bey öncelikle şahsınıza ve Çukurova Barış Gazetesine bizlere böyle bir fırsat verdiği için teşekkür ediyorum. Açıkçası heyecanımızı anlatmanın tarifi yok. Ben literatürümüzde bugünkü yaşadığımız duyguları anlatacak bir kelime var mı bilmiyorum.
Sözlerimin başında şunu özellikle belirtmem gerekir ki; Türkiye Değişim Partisi olarak biz asla iktidardaki partiler için de muhalefetteki partiler için de bir alternatif değiliz. Biz, uzun yıllardan beri bir hareket olarak Türkiye'nin neredeyse tamamında teşkilatlanmış bir yapılanmaydık. Bu teşkilatlanmalar sırasında halktan aldığımız enerji, teşkilat üyelerimizin bir birine karşı sinerjisi bizim motivasyonumuzu oluşturdu. Bizler bir parti kurmuş olmak için parti kursaydık şu ana kadar zaten çoktan bu partiyi kurabilirdik ancak ne zamanki ülkemizin gerçekten böyle bir partiye ihtiyacı olduğuna kanaat getirdik işte o zaman hareketimizi bir siyasi partiye dönüştürdük. Birkaç gündür aldığımız telefonlar, bizleri tebrik etmek için parti binamıza gelen Adanalılar aslında ne kadar doğru bir zamanda ne kadar doğru bir karar verdiğimizin de birer kanıtı.
 
"HİÇBİR PARTİNİN ALTERNATİFİ DEĞİLİZ HEDEFİMİZ İKTİDAR OLMAK"
KURTULUŞ KILINÇ:Türkiye Değişim Partisi'nin diğer partilerden farkı nedir peki?
HAKAN MALGAF:Yeni kurulan partiler de dâhil iktidar da muhalefet de hep bir değişimden bahsediyor ancak bu onlar için tamamen sözde kalıyor. Türkiye Değişim Partisi ise beklenen o değişimi gerçekleştirmek için yola çıktı. Birilerinin dediği gibi asla ne CHP’yi bölmek için ne de Cumhur İttifakı'nın lehine veya aleyhine hareket etmek için kurulduk. Hiç bir siyasi partinin alternatifi değiliz. Türkiye Değişim Partisi'nin hedefi iktidar için gerekli olan yüzde 50 artı 1’i yakalamaktır. Bunu yapmak için de gerekli olan şartların ne olduğunu biliyoruz. Bunlardan birincisi değişimin öncelikle kendimizden başlamasıdır.
Örneğin Genel Başkanımız eğer iki dönem partimizi iktidara taşıyamamışsa tüzüğümüze göre üçüncü dönem aday olamıyor. Bu, Mustafa Sarıgül'ün kendisine, ekibine, partisine, vatandaşlara olan güveninin bir ispatıdır.
Bununla birlikte bizim partimizde Genel Başkanı delegeler değil parti üyeleri seçecek. Bu da diğer partilerde yaşanan delege enflasyonunun bizim partimizde yaşanmayacağını gösterir. Genel Başkanımız bu kararla birlikte aslında şunu söylemiş oluyor; "Ben üyelerime güvenmeyeceksem,partimin emektarlarına, hizmetkârlarına güvenmeyeceksem, bu partinin güçlenmesi için hane hane, mahalle mahalle dolaşan kardeşlerime güvenmeyeceksem kime güveneceğim?"
Partimizde İl Başkanı ve İlçe Başkanlarını da üyeler seçecek. Bu bile hem demokrasiyi hem de değişimi içimizden başlatacağımızın bir kanıtıdır.
 
"KALBİMİZ TÜRKİYE İÇİN ATIYOR"
KURTULUŞ KILINÇ:Hedefinizin yüzde 50 artı 1 olduğunu söylediniz. Bu da tek başına iktidar demek. Pekiyi, sizin olası iktidarınızda Türkiye’de ne değişecek?
HAKAN MALGAF:Kurtuluş Bey, bizim iktidarımızda ülkemizde tepeden tırnağa her şey değişecek. Yanlış anlaşılmasın; "İktidar, şimdiye kadar hiç iyi bir şey yapmadı" demek istemiyorum ancak bugünkü duruma baktığımızda adaletten tutun da ekonomiye, sağlıktan tutun da eğitime kadar her şeyi değiştirmeye geliyoruz.
Biz sığ tartışmaların peşinde değiliz. İşte, son bütçe görüşmelerinde Meclis'teki tartışmalara hepimiz şahit oluyoruz. İnanın bir kıraathanede bile insanlar, "Yarın birbirimizin yüzüne bakacağız, oturup çay, kahve içeceğiz" düşüncesiyle daha düzeyli bir şekilde tartışıyorlar. Ancak milleti temsil eden siyasetçilerin üslubuna bakar mısınız? Bu insanlar mı halkımıza layık olan yöneticiler?
Biz, her köşesi adeta cennet olan bu ülke için en önemli değişimin de yeniden özüne dönmek olduğunu düşünüyoruz. Fabrika ayarlarımıza dönmek zorundayız. Tabandan tavana yayılan bir dalgayla bu değişimi gerçekleştireceğiz. Bizim iktidarımızda insanların huzuru ve refahı sadece ekonomik olarak değil psikolojik olarak da artacak. Halkın ne istediğini biliyoruz. Bu değişimisteğini gerçekleştirecek güçteyiz ve emin adımlarla geliyoruz.
 
"DEĞİŞİMİN RÜZGARI ADANA'DAN ESECEK"
KURTULUŞ KILINÇ:Türkiye’de bir şeyler değişecekse bu değişimin yerelden başlayacağını söylediniz. Bu noktada biraz da müsaadenizle Adana'yı konuşmak istiyorum. Adana için projeleriniz neler? Adana'da neyi değiştirmeyi hedefliyorsunuz?
HAKAN MALGAF:Kurtuluş Bey, bence şehrimizin en büyük sorunu ekonomi. Biz Adana'da ilk önce bunu düzelteceğiz. Düne kadar Adana'nın bir ilçesi kadar dahi gelişmemiş şehirler şimdi Adana’yı geride bırakmış durumda. O şehirlerimizin kalkınmasına, gelişmesine elbette seviniyoruz ancak Adanamızın her geçen gün geriye doğru gittiğini görmek hepimizi derinden yaralıyor.
Ekonomiyle birlikte imar problemi dolayısıyla çarpık kentleşme de şehrimizin en büyük problemlerinden birisi. Normalde bütün dünyada kentler batıya doğru gelişir. Bizde ise yöneticilerimiz tam tersi istikamette şehrin doğuya doğru gelişmesini istiyor. "Eller gider Mersin'e biz gideriz tersine" deyimi burada gerçeğe dönüşmüş durumda. Hadi bunun farkı bir strateji ürünü olduğunu düşünelim. Pekiyi bu strateji tuttu mu? Hayır. Neden? Çünkü; alt yapısını tamamlamadan bir sokağı dahi imara açsanız büyük sorunlar yaşarsınız ancak Adana’da şehrin doğusunun neredeyse tamamını imara açtılar fakat hiçbir altyapı çalışması gerçekleştirmediler. Düşünsenize çöp kokulu bir şehirde yaşıyoruz. İki üniversitemize giden yol hazır değil. Stadyumun, hastanenin olduğu bölgelerde alt yapı ve ulaşım çok büyük bir sorun. Şehrin merkezindeki keşmekeş herkesin malumu. Araçla şehrin merkezine giremez duruma geldik. 5 dakikada gidebileceğimiz bir yere saatlerce gidemiyoruz. Doğalgaz yok çarşı merkezinde. Böyle bir şey olabilir mi? Organize Sanayi Bölgesi'ndeki sorunları konuşacak olsak sayfalar sürer. Böyle bir kentleşmeyi doğru bulmuyoruz. Bunu da değiştireceğiz.
Yine, Adana'da değiştireceğimiz konulardan birisi de tarım ve sanayi. Bu kent eskiden her gelene bir ekmek kapısıydı. Şimdi ise azalan nüfusuna rağmen ülkenin en çok işsizliğinin yaşandığı şehir konumunda. Tırların sırayla fabrika önlerinde beklediği zamanları yaşadık biz. Bugün o eski fabrikalardan eser kalmadı kentimizde.
"Çukurova'nın bereketli topraklarına adam ekseniz yetişir" derler fakat biz soğan ve patatesin bile karaborsa olduğu zamanları yaşadık.
Turizm konusunda da çok gerilerde kaldık. Türkiye'nin en büyük ve en temiz sahilleri Adana’da ama Adanalılar bile denize gitmek için başka şehirleri tercih ediyor. Çünkü Karataş veya Yumurtalık'ta tatil yapmak eziyet çekmekle eşdeğer konuma gelmiş durumda.
İşte bu anlayışı kökten reddediyoruz. Bu şehri büyük köy görüntüsünden kurtaracağız ve hepsini değiştirmeye geliyoruz.
 
"ADANA'DA TEŞKİLATLARNMAMIZI TAMAMLAMAK ÜZEREYİZ"
KURTULUŞ KILINÇ:Adana'daki teşkilatlanmanız ne durumda?
HAKAN MALGAF:Harika bir durumda. Müthiş bir teveccüh var. Arayan hemen herkes bizlere şunu söylüyor; "Ben bu bayrak yarışında görev almak istiyorum. Nerede görev verirseniz orada çalışmaya hazırım."Bu bize şunu da gösteriyor; Partimize teveccüh gösteren insanların derdi bir koltuk kapmak, bir makam elde etmek değil. Adana için, Türkiye için hizmet etmek. Her birimiz partinin bir neferi gibi canla başla çalışıyoruz.
İl Yönetimimizi oluşturduk sayılır. İlçelerde de teşkilatlarımız tamamlanmak üzere. Bizim birinci tercihimiz sırf yapmış olmak için teşkilatlarımızı oluşturmak değil. Doğru isimleri bulmak. Doğru isimleri bulamazsak sadece tabela asmak için de bu işe girmeyiz ancak çok kısa sürede ilde olduğu gibi tüm ilçelerde teşkilatlanmamızı tamamlayacağız.
 
"PARTİ BİNAMIZI MUSTAFA SARIGÜL AÇACAK"
KURTULUŞ KILINÇ:İl Yönetiminin oluşturulması ve yönetim binanızın tamamlanması ile ilgili net bir süreç var mı?
HAKAN MALGAF:Biz tüm hazırlıklarımızı tamamladık. Birkaç gün içerisinde tabelamızı da asarak Genel Başkanımız Mustafa Sarıgül'ün de katılımıyla bu hafta içinde yani yıl bitmeden il binamızın açılışını gerçekleştirmek istiyoruz. Tabi bunun için Sayın Genel Başkanımızın takviminin de müsait olması lazım. Görüşmelerimiz sürüyor. Mustafa Sarıgül de ilk olarak Adana binasını açmak istiyor. Şehrimize büyük bir önem veriyor. Müthiş bir heyecan içerisindeyiz. Adana'da değişim başladı ve sürecek. Adanalıhemşerilerimizlekenetlenip değişimi birlikte gerçekleştireceğiz. Kelebek etkisi oluşturarak çok büyük değişimlerin yaşanacağına inancımız tam.
KURTULUŞ KILINÇ:Sayın Başkan, partiniz kurulduktan sonra ilk röportajı yapmak için bizleri tercih ettiğiniz için teşekkür ediyor, başarılar diliyorum.
HAKAN MALGAF: Siz son zamanlarda yaptığınız işlerle şehrimiz için bir marka oldunuz artık. Elbette bir röportaj yapılacaksa ilk sizinle yapmamız gerekirdi. Ben de sayfalarınızda bizlere yer verdiğiniz için teşekkür ediyorum.
Şuna inanıyorum; Türkiye çok büyük ve çok güçlü bir ülke. Bu ülkeye dair, bu şehre dair umutlarımız tam. Asla umudumuzu yitirmiyoruz. Bu ülkeyi yönetmeye talip olan insanlarda vicdan ve merhamet olursa ben yeniden büyük Türkiye'nin kurulacağını düşünüyorum.
Bu duygu ve düşüncelerle sizin şahsınızda Çukurova Barış Gazetesi yönetimine bir kez daha teşekkür ediyor, tüm vatandaşlarımıza da sevgilerimi ve selamlarımı yolluyorum. Şehrimizin güzel insanlarının tamamını değişimi yaşamak ve yaşatmak için partimize davet ediyorum.