Ermeniler Kozan Manastırı'nı istiyor!

ERMENİLERİN BU İSTEĞİNE TEPKİLER GELİYOR

Kozan’ın kurtuluşundan önce bölgede yaşayan Ermenilerin bugün Kozan’daki atalarına ait olduklarını iddia ettikleri toprakları ve Kozan Manastırı’nı geri almak adına başlattıkları hukuk mücadelesi sürüyor. Kilikya Ermeni Katolikosluğu, önce Anayasa Mahkemesi Başkanlığı’na başvurdu. Buradan olumsuz yanıt alınca konuyu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne götürme kararı aldılar.
AİHM’E GİTTİLER
Adana’daki Ermeni manastırının iadesine ilişkin AYM’ye yapılan başvurunun reddedildiğini açıklayan Kilikya Ermeni Katolikosluğu davayı AİHM’e taşıyor. Ermeni Kilisesi’nin başlıca dört ruhani merkezlerinden biri olan Kilikya Ermeni Katolikosluğu, Adana’nın Kozan (Sis) ilçesinde bulunan manastır ve tarihi Sis Ermeni Katolikosluğu’nun bulunduğu arazinin iadesine ilişkin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurma kararı aldıklarını açıkladı.
BASIN TOPLANTISI İLE DUYURDULAR
Yıllardır Ermenilerin toprak istediklerini biliriz ve buna tanıklık ederiz. Hükümetlerin Ermeni politikalarındaki yansımalarından kaynaklanan bu iştah kabarmaları hat safhaya ulaştı. Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta faaliyet gösteren Katolikosluk makamından yapılan açıklamaya göre, Sis Ermeni Katolikosluğu ve manastırının Adana’da bulunan arazisinin iadesine ilişkin Türkiye Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) yapılan başvuru, AYM ve Türkiyeli resmi makamlar tarafından reddedildi.
Katolikosluk makamı, bunun ardından AİHM’e başvurma kararı aldı. Beyrut’ta yayımlanan Aztag gazetesinin haberine göre, Katolikosluk makamı, avukatları vasıtasıyla Fransa’nın Strazburg kentindeki AİHM’e resmen başvuracak. Başvuruya ilişkin olarak Avrupa Birliği’nin başkenti Brüksel’de de bir basın toplantısı düzenlendi.
2015’TE AYM’YE BAŞVURMUŞLARDI
Kozan’daki Ermenilerden kalan ve bugün tarihi niteliğini yitirmiş birçok binaların bulunduğuna işaret eder yıllarca toprak talebinde bulunan Kilikya Katolikosu adına açıklama yapılır. Son olarak Kilikya Katolikosu I. Aram AİHM’e başvurma kararına ilişkin olarak yaptığı açıklamada, Kozan’daki manastır ve tarihi Sis Ermeni Katolikosluğu’nun bulunduğu arazinin iadesine ilişkin olarak 28 Nisan 2015’te AYM’ye başvurduklarını, fakat yaklaşık bir ay sonra AYM’den olumsuz bir yanıt aldıklarını söyledi. Verilen 19 sayfalık yanıtta AYM’nin Adalet Bakanlığı’na müracaat ettiğinin anlaşıldığını açıklayan Katolikos I. Aram, bağımsız olması gereken yargının bir devlet kurumuna başvurmuş olmasına dikkat çekerek bunun kabul edilemez olduğunu ifade etti.
Uzun süren tartışmalar, uluslararası hukuk alanında yapılan araştırma ve istişarelerin ardından dava sürecini başlattıklarını belirten Katolikos I. Aram, hukuki süreci kararlılıkla sürdüreceklerini vurguladı.
TALEPLERİ NEDİR?
Devletin 1921 tarihinde çıkarttığı bir kararname ile Adana Kozan’daki manastırın tahliye edilmesi talep edilirken, 48 saat içinde manastırdan ayrılmaları istenen Ermeni ruhaniler, Adana’yı terk etmek zorunda bırakıldı. Lübnan’a zorunlu olarak göç eden Ermeni ruhaniler, başkent Beyrut’un Antilyas bölgesinde Kilikya Ermeni Katolikosluğu’nu yeniden kurdu.
Ermeni Kilisesi’nin başlıca dört ruhani merkezinden biri olan Lübnan’daki Kilikya Ermeni Katolikosluğu, AYM’ye başvurarak, Kozan’daki Kilikya Manastırı’nın mülkiyetinin iadesini talep etmişti. Kilikya Ermeni Katolikosluğu, 12’nci yüzyıldan 1921 tarihine dek, tarihi Sis (Kozan) bölgesinde yer alan ve Katolikosluk makamına ait olan Azize Sofia Kilisesi, manastır külliyesi ile Katolikosluğa ait mülklerin iadesi için ilk hukuki girişimini 28 Nisan 2015’te AYM’ye başvurarak yapmıştı. (Kaynak: Hrant Kasparyan / Demokrat Haber)
ORAL ÇALIŞLAR KONUYU GÜNDEME TAŞIMIŞTI
Gazeteci Oral Çalışlar iki yıl önce konuyla ilgili bir yazı kaleme almıştı. Bu yazısında Kilikya Katolisokluğu adına Av. Cem Sofuoğlu ile görüşen Çalışlar, yurt dışında bulunan bir Ermeni dini merkez tarafından açılan bu ilk davayı sütunlarına şöyle taşımıştı. "Yalnızca duvarları kalmış" diye başladı anlatmaya. Mekanın eski fotoğrafı olarak ellerinde bir tane bulunduğunu söyledi. 1915 yılı öncesi fotoğrafta görkemli bir manastır yapılanması görülüyor. Yeni fotoğrafta ise, duvarlar, kilise kalıntıları yer alıyor. Beyrut'taki Ermeni Katalikosluğu adına avukat Cem Sofuoğlu, 1915 Ermeni Tehciri'nden tam 100 yıl sonra Anayasa Mahkemesi'ne başvuruda bulunduğunu belirtti.
Katalikos, 1915 yılına kadar içinde yaşadıkları, ibadet ettikleri Sis(Kozan) ya da Kilikya Ermeni Katalikosluğunun 600 yıldan fazla üzerinde yaşadıkları mekanı istiyordu. Manastırın duvarları, binaların yalnızca yıkıntıları kalmış. Kilikya deyince bir bölgeden söz ediyoruz. Mersin'den Maraş'a kadar uzanan geniş bir bölge. Bu bölgede üç yüz yıla yakın bir süre Kilikya Ermeni devleti egemen olmuş. Kilikya Ermeni Krallığı, 1080-1199 arası Beylik ve 1199-1375 arası krallık olan Çukurova bölgesinde bulunan bir devletti. Kilikya Ermeni Katalikosluğu'nun tarihçesi ise daha değişik ve daha uzun.
Sis ya da bugünkü adıyla Kozan'da yer alan Kilikya Ermeni Katalikosluğu, 1293 yılında kurulmuş, 1915'e kadar orada varlığını sürdürmüş. Katalikosluğun 1915 yılında başlayan yolculuğu, değişik inişler ve çıkışların sonunda Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta son buldu. 1915 Tehcir Kanunu uyarınca, Sis Katolikosluğu'nun içinde yer aldığı Ayasofya Manastırı boşaltıldı. Herkesin Halep'e gitmesi emredildi. 13 Eylül 1915 çıkarılan Emval-i Metruke Kanunu'yla manastıra el kondu. Halep'e sürülen Kilikya Katolikosluğu 1915 Tehciri sonrasında Halep’te tehcir edilmiş Ermenilerin yaralarının sarılması, kampların idaresi, yardım faaliyetlerinin organize edilmesi gibi konularda bir merkezi idare kurumu gibi davrandı. O dönemin Katalikosu Sahak, Kilikya'dan ayrıldıktan sonra önce Halep'e, sonra Kudüs'e gitti. Orada Osmanlı İmparatorluğu tarafından birleştirilen Ermeni kiliselerinin başına getirildi.1917'de Kudüs'ün İngiltere tarafından ele geçirilmesi üzerine Sahak'la birlikte din görevlileri Şam'a geçtiler. 1918:
GERİYE DÖNÜŞ
1918'de Osmanlı İmparatorluğu 1.Dünya Savaşından yenik çıkınca koşullar yeniden değişti. Mondros Ateşkes Antlaşması uyarınca, Tehcir kararı kaldırıldı, Ermeniler topraklarına yeniden dönme hakkını elde ettiler. Katalikos Sahak, Adana'ya, oradan da Sis'teki makamına döndü. 1921 yılında bölgeyi işgal eden Fransa, Çukurova'yı terk etmeye karar verdi. Kendileri geri çekilirken 31 Mayıs 1921'de Sis'teki Ermenilerin de bölgeyi terk etmelerini istedi. Sahak da aynı yıl diğer dini görevlilerle birlikte Halep'e döndü. Katalikosluk, 1921-1930 arasında Halep-Beyrut-Şam-Zahle-Halep şehirleri arasında yer değiştirdi. O dönemde yönetimi elinde bulunduran Fransız Hükümetine başvurarak 1924 yılından itibaren Beyrut'a yerleşti. O günden beri Beyrut'un Antilyas semtinde faaliyetlerini sürdürüyor.
YURTDIŞINDAN İLK BAŞVURU
Kilikya Katalikosluğu'nun avukatı Cem Sofuoğlu, Adana'nın Kozan ilçesindeki mülklerini geri alabilmek amacıyla Anayasa Makhemesi'ne 27 Nisan 2015 tarihinde başvurduklarını açıkladı. "Bu yurtdışında bulunan bir Ermeni dini merkez tarafından açılan ilk dava" dedi. Katalikos'un, sorunun Türkiye'nin hukuk sistemi içinde halledilmesinden yana olduğunu dile getirdi. Neden Anayasa Mahkemesi'ne başvurduklarını ise, şu gerekçelerle açıkladı: "Gerek geçmişteki yargı kararları, gerek doktrindeki yaygın görüşler ve gerekse yayınlanan genelgeler dolayısıyla, tapu kayıtları hakkında bilgi almanın olanaksız olduğu dikkate alınarak, Kilikya Katolikosluğu'nun eski adıyla Sis bugünkü adıyla Kozan'da bulanan manastır, kilise ve müştemilatın arazisinin mülkiyetini, iç hukuk yollarını tüketerek, talep etme hakkına yönelik etkili ve başarı şansı olan bir kanun yolu olmadığından, Anayasa Mahkemesi'ne başvurmuş bulunmaktayız." Avukat Sofuoğlu, dava ettikleri sözkonusu gayrımenkulün; tarihi, dini ve hukuki özellikleri nedeniyle SİT alanı ilan edilmiş olduğunu ifade etti: "Mülkiyet, muhtemelen Hazineye ait iken Belediye'ye intikal etmiş olmalı" diyen Sofuoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:"Muhtemelen diyoruz, çünkü tapu kayıtlarını incelemek için yaptığımız yazılı başvuru, söz konusu gayrımenkulle ilişkimiz olmadığı gerekçesiyle reddedildi. 600 yıl burada yaşadıktan sonra, bu gayrımenkul ile ilişkiniz yok demek, aslında işin ironik ve acı tarafı’ (Gazeteci: Oral Çalışlar)
PEKİ, ŞİMDİ NE OLACAK?
Konu bu kadar üst noktalara taşınmış iken gerek Kozan’da ve Adana’da, gerekse de Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti olarak ne yapılıyor? Tepkiler ne aşamada? Bu konuda yerel yönetimler, merkezi yönetim, kitle örgütleri ne düşünüyor? Bu soruların yanıtları bilinmiyor ama Kozan’a yönelik manastırı isteyen Ermenilere verilecek yanıtın ciddi bir yanıt olması gerekiyor. Bu anlamda Kozan Manastırı’nın yıkılarak taşlarının Kozan Lisesi’nin yapımında kullanıldığı ilçede bilinir. Elbette manastırın izleri var. Savaş kazanan insanlar Kozan’a da Kozan Kalesi ve Manastırını da sahip çıkacaktır.
Kilikya’nın 1000 yıllık tarihi
1080 Rupinyanlar tarafından Kilikya Ermeni Krallığı kuruldu. 1173 Kilikya Kralı Mıleh Rupinyan, Sis’i yeniden inşa etti ve krallığın başkentini Adana’dan Sis’e taşıdı. 1178 Hromgıla’da bulunan (Rumkale) Ermeni Katolikosluğu’nda, bütün Ermeni episkoposluklarından temsilcilerle ünlü Hromgla Toplantısı’nı düzenledi ve bu toplantıda Papa’ya tâbi olunmamasına karar verildi. Ayrıca, Katolikos Krikor III. Bahlavuni’ye bağlı olunduğu tasdiklendi. 1241 Kraliçe Zabel, Sis şehrinde ikinci inşa hamlesi başlattı. 1292 Mısır Sultanı Melik Aşraf, Hromgıla’yı işgal etti. 28 Haziran’da şehir teslim olurken, Katolikos IV. Isdepanos esir alındı. 1292 Katolikos VII. Krikor Anavarzetsi, katolikosluğu Kilikya Kırallığı’nın başkenti Sis’e taşıdı ve ‘Üç Horanlı Kilise’ olarak bilinen Surp Krikor Lusavoriç Kilisesi’ni, katolikosluk merkezi olarak belirledi. 1323 Katolikos IV. Gostantin Labronatsi, Mısır’a giderek Memlûklerle 15 yıllık barış antlaşması imzaladı. 1375 Kilikya Ermeni Krallığı, Memlûkler tarafından yıkıldı. 1404 Türkmen lider Emir Ramazan, Sis şehrine saldırdı. 1440 Ermeni Katolikosluğu eski makamına, Vağarşabat’a (Eçmiadzin) taşındı ve Tüm Ermeniler Katolikosluğu adını aldı. Episkopos Giragos I. Virabetsi, katolikos seçildi. 1441 Kilikya Ermenileri Katolikosluğu kuruldu. Katolikos IX. Krikor Musapegyan, görevini Kilikya Katolikosu olarak sürdürdü. Bu yeni kurulan katolikosluğun merkezi, Sis oldu. 1651 Kilikya Katolikosu Pilibos Ağpagetsi, Kudüs’te bir toplantı düzenledi ve iki katolikosluk makamı arasında iki yüz yıl boyunca devam eden çekişmeye son verdi. 1811 Sis’teki Aziz Sopi Kilisesi, Katolikos Giragos I. Açabahyan tarafından tamir edildi. Surp Krikor Lusavoriç olarak yeniden adlandırılan kilise, katolikosluk tahtı oldu. (Kilikya Katolikosluğu tarafından iadesi talep edilen kilise.) 1902 Sis’teki katolikosluk tahtına son oturan II. Sahag, Kilikya Katolikosu seçildi. II. Sahag, tarihe “Harabeler Katolikosu” olarak geçecekti. 1921 Kilikya Ermenilerinin ikinci tehcirinden sonra, Katolikos II. Sahag, Sis’ten Halep’e geçti. İki yıl boyunca Şam ve Beyrut başta olmak üzere, çeşitli şehirlerde oradan oraya gitmek zorunda kaldı. 1922 Lübnan’ın başkenti Beyrut’un kuzeyinde, Antilyas’ta soykırımdan kurtulan yetimler için bir yetimhane kuruldu. 1930 Antilyas’taki yetimhane, Kilikya Katolikosluğu tarafından kiralandı ve merkez olarak kullanılmaya başlandı. 1940 Antilyas’ta kilise inşa edildi. Bu kiliseye Sis’teki ile aynı isim, Surp Krikor Lusavoriç ismi verilir. 2015 Kilikya Katolikosu I. Aram Keşişyan, Sis’teki makamını Türkiye Cumhuriyeti’nden talep etti.

ERMENİLER KOZAN SİS