Vali Demirtaş: "Deprem öldürmez, bina öldürür"

Adana Valisi Mahmut Demirtaş, saatini, şiddetini, yerini önceden bilmediğimiz depreme karşı her daim hazırlıklı olunması gerektiğini söyledi.

 Adana Valisi Mahmut Demirtaş, saatini, şiddetini, yerini önceden bilmediğimiz depreme karşı her daim hazırlıklı olunması gerektiğini söyledi. 
Adana’da meydana gelebilecek herhangi bir afete karşı İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen çalışmalar Vali Mahmut Demirtaş’ın başkanlığında düzenlenen toplantıda tüm detaylarıyla görüşüldü. 
Valilik toplantı salonunda gerçekleştirilen toplantıya Vali Mahmut Demirtaş’ın yanı sıra; Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Adana Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Tümay, vali yardımcıları, kaymakamlar, ilçe belediye başkanları, kamu kurumu temsilcileri, oda başkanları ve sivil toplum temsilcileri katıldı. 
Vali Mahmut Demirtaş toplantıda gerçekleştirdiği konuşmasına İdlib’de şehit olan askerler ile 24 Ocak 2020 tarihinde Elazığ ile Malatya illerinde meydana gelen depremde hayatlarını kaybeden vatandaşlara Allah’tan rahmet ve yaralılara acil şifalar dileyerek başladı. 
Demirtaş, tektonik, sismik, topografik ve iklimsel özellikleri gereği ülkenin doğal afetlerle sıklıkla karşı karşıya kalan ülkelerin başında gelmekte olduğunu ifade ederek, “Deprem, su baskını, sel, çığ, heyelan, yangın gibi insanoğlunun ansızın karşılaştığı afetler, normal hayatı sekteye uğratan ve kendi imkanlarımızla çözemediğimiz, genel hayatı etkileyen olayların bütünüdür. Dünya genelindeki doğal afetler ele alındığında, 31 çeşit doğal afetin 28’inin meteorolojik kaynaklı olduğu görülür. Doğal afetler içerisinde de en fazla zarar veren, hiç kuşkusuz depremlerdir. Ülkemizde her yıl büyüklüğü 5 ile 6 arasında değişen, en az bir deprem yaşanmaktadır” dedi. 
Türkiye’de, meydana gelen bu depremlerde insan kaybı açısından dünyada 3. sırada yer alırken, depremden etkilenen insan sayısı bakımından da 8. sırada bulunduğunu kaydeden Vali Demirtaş, bu tablonun Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğunun en büyük kanıtı olduğunu ve yaşanması muhtemel depremler ile diğer doğal afetlerin vereceği maddi ve manevi zararların en aza indirilmesi için pek çok çalışmanın yapılmasının gerekliliğini kaydetti. 
Türkiye’deki çalışmaların, 1939 Erzincan depreminin ardından başlatıldığını ve yıllar içerisinde çıkarılan yasalar ve yönetmeliklerle değişen şartlara göre ilgili düzenlemelerin yapıldığını ifade eden Demirtaş, Türkiye’de afet yönetimi ve koordinasyonu alanında dönüm noktasının 17 Ağustos 1999 yılında yaşanan Marmara Depreminin oluşturduğunu ve üzerinden 20 yıl geçse dahi bugün temel kıstas noktası olarak yine büyük can kaybına ve geniş çaplı hasara neden olan Marmara Depreminin alındığını belirtti. Ortaya çıkan bu yeni durumun sonucunda eşgüdüm sağlanması gereken kurumların afetlerle ilgili yetki ve sorumluluklarının yeniden tanımlanması, afet ve acil durumlarda yetki ve koordinasyonun tek bir elde toplanması amacıyla İçişleri, Bayındırlık ve daha önce Başbakanlığa bağlı kurumların tek çatı altında toplandığını ve İçişleri Bakanlığına bağlı, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının kurulduğunu kaydeden Vali Demirtaş, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının, afetlerin önlenmesi ve zararlarının azaltılması, afetlere müdahale edilmesi ve afet sonrasındaki iyileştirme çalışmalarının süratle tamamlanmasını amaçlayan bir kurum olduğunu belirtip faaliyetlerin planlanması, yönlendirilmesi, desteklenmesi, koordine edilmesi ve etkin uygulanması için ülkenin tüm kurum ve kuruluşları arasında iş birliğini sağlayan dinamik yapıda teşkil edilmiş bir kamu kurumu olduğunu sözlerine ekledi. 
AFAD Başkanlığının, afet ve acil durumlara ilişkin tek yetkili kurum olduğunu afet ve acil durumun niteliği ve büyüklüğüne göre, Genelkurmay Başkanlığı, İçişleri, Ulaştırma ve Altyapı, Dışişleri, Sağlık gibi ilgili diğer bakanlıklar ile sivil toplum kuruluşları arasında işbirliği içerisinde faaliyetlerini sürdürdüğünü ifade eden Demirtaş, ‘‘AFAD, son Elazığ-Malatya depreminde, öncesinde Simav ve Van depremlerinde yukarıda saydığım tüm sorumluluklarını hakkıyla yerine getirmiş; deprem öncesi, sırası ve sonrasıyla örnek bir işbirliği ve koordinasyona imza atmıştır. Bunda da “Bütünleşik Afet Yönetimi Sistemi” adı verilen modelin ciddi katkılarının olduğu aşikardır’’ dedi. 

Vali Demirtaş: "Deprem öldürmez bina öldürür"