Önceki gün kapımın zili çaldı. Kapıyı açtığımda karşımda iki tane türbanlı bayanı gördüm. Buyur ettim. Millet İttifakı’na mensup bir siyasi partiden geldiklerini ve vatandaşın sorunlarını dinleyerek sözün özü siyaset yapacaklarını ifade ettiler.
Evin bahçesine misafir edip havanın da güzel olması nedeniyle kendilerini dinleme fırsatı buldum.
Erken seçimin kapıda olduğundan bahsederek söze başladılar. Partilerinin adını da vererek iktidara alternatif olduklarından söz ettiler. Misafiri dinlemek ve buyur etmek adettendir. Epey bir süre dinledikten sonra bazı sorularla konuya girdim bende.
Hayat pahalılığından, enflasyondan, denetimsizlikten, vurgun ve talan iddialarından, kısacası Türkiye’nin gündeminde olan tüm konulardan kısa ve öz ana başlıklarla soru cevap şeklinde ilerleyerek bir sohbeti gerçekleştirdik.
Gördüğüm şudur ki, sahaya çıkan politik simalardan olan bu bayanların konularına pek hâkim olmadıklarıdır. Sorular karşısında mulak yanıtlar vererek geçiştirmeyi tercih ettiler.
Millet İttifakı’nda neden yer aldıklarına verdikleri yanıt ise ‘AK Parti’yi birleşerek iktidardan göndermek’ şeklinde yorumladılar.
Üye kayıtlarını da aktif hale getirdiklerinden bahsederek arkasından böyle bir taleple sözlerini noktalayarak ziyareti tamamladılar.
Evet, Millet İttifakı kapıyı çaldı. Cumhur İttifakı’nın ise ne kapıyı çaldığı var, ne de seçime hazırlığı…
Sanırım sandık görevlilerini oluşturmakla mükellefler. Son günlerde dikkatle takip ediyorum. Ak Parti ve MHP’nin siyaset yapan isimleri daha öncesinden tanıdıkları, bildikleri, partilerine yakın isimleri ziyaret ederek bunu da sosyal medyalarından paylaşıyorlar. AK Parti’nin özellikle halkın arasına inmekte sıkıntı yaşadığına Adana özelinde şahit oluyorum.
MHP’de ise iki milletvekili var Adana’da. Bu iki milletvekilinin de yüzünü gören var mı? Diye bir anket yapsak sanırım yüzde 95 yüzünü görenin olmadığı sonucu çıkar vatandaş düzeyinde.
İki milletvekili de karabatak gibi maşallah…
İl başkanı kendisini paralıyor. Bir şeyler yapmaya çalışıyor. Bu iki milletvekili sadece Cumhuriyet Bayramı gibi özel bayramlarda trafiği de aksatacak şekilde bez afişler asarak halkın bayramını kutluyorlar.
Hay maşallah…
Bez afiş demişken, bu kentin yetkililerinin bez afiş konusundaki tavırlarına akıl sır erdiremiyorum. Hiç umurlarında değil, kim nereye ne asmış? Ne yapmış?
Millet İttifakı’nın CHP’den sonraki ikinci büyük partisi olan İYİ Parti içinde de sıkıntı olduğunu görüyorum. Görevden almalar, ilçe başkanlığından düşürülmeler, sonra yeniden göreve getirilmeler…
Adana özelinde İYİ Parti’nin yükselen grafiğinde yönetimde yaşanan sıkıntıların tedirginliklere neden olabileceğine yönelik endişe taşıyorum. Benim taşıdığım endişeyi partinin yönetimindekiler sanırım taşımıyor.
CHP’nin ise özellikle yerel yönetimler konusundaki yumuşak karınlarından ötürü ciddi anlamda ikilem yaşadıklarını da gördüğümü buradan durum tespiti olarak verebilirim.
Millet İttifakı’nın diğer ortaklarından olan Saadet Partisi’nin ise çalışma temposu ve varlık sebepleri arasında yer alan bazı değerlerin vasıflarının geri plana atıldığını maalesef diyorum Adana’da görebiliyoruz. Hissedebiliyoruz.
Gelecek ve DEVA Partilerinin kısa zamanda teşkilatlanma bazında Adana’da önemli mesafeler alması sanırım en fazla AK Parti’ye zarar veriyor. Çünkü kopardığı, alıp götürdüğü kesim AK Parti cenahı oluyor.
Böyle bir ortamda gelişen Millet İttifakı’nın elemanlarının sahada olması, yarın seçim varmış gibi çalışması seçmeni mutlu ediyor mu?
Burası da ayrı bir konu…
Yine de sahada olmaları gerekiyor. Onlar da onu yapıyorlar.