6 yaşındaki bir çocuğu bir erişkin kişi ile evlendiriyorsunuz. Size insan demeye bile dilim varmıyor.
Türkiye’yi ayağa kaldıran olayda 6 yaşındaki çocuğa gelinlik giydirilip cinsel istismarın her türlü şartı yerine getirilerek evlendiriliyor. Bunu kanıtlayan fotoğraflar yayınlanınca konuşması gerekenlerin de susmasına akıl erdiremiyoruz.
Halk TV’de Murat Ağırel, Timur Soykan ve Şule Aydın, “Kayda Geçsin” programında haberi yorumladılar. İzlerken tüylerim ürperdi.
Lanet olsun sizin gibi insan kılığındaki insanlara demekten başka elimizden bir şey gelmiyor bu tarikatçılara.
İstanbul’un göbeğinde 2006’da Hiranur Vakfı’nı kuran Yusuf Ziya Gümüşel, İstanbul Sancaktepe’de dev bir külliye inşa ettirdi. Büyük kısmı kaçak olan yapıyı AKP’li Sancaktepe Belediyesi bu yıl imar değişikliğiyle yasal hale getirdi. Şimdi bu binada cübbeli ve sarıklı yüzlerce küçük çocuğa kuran kursu, hafızlık eğitimi veriliyor.
Bakınız konuyu kamuoyuna duyuran gazeteci meslektaşlarımız konuyu nasıl anlatıyorlar.
“Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G. 1998’de İstanbul Fatih’te doğdu. Tarikatın şeyhi Mahmut Ustaosmanoğlu, onun kaderini çizmişti. Kız çocukları okuyamazdı, saçları görünmezdi. Onun başı kapatılırken akranı erkek çocuklarının başına beyaz takke konulmuştu.
Babası tarikatı yaymak için İstanbul Çengelköy’deki Hz. Hamza Cami Medresesi’ne gönderildi. Çengelköy’de müritlerin oturduğu bir apartmanda yaşıyorlardı. Karşı dairede tarikat mensuplarından Kadir İstekli vardı ve 29 yaşındaydı.
Henüz 6 yaşındayken H.K.G’ye gelinliğe benzeyen beyaz bir kıyafet giydirdiler, Kadir’i gösterip “O artık senin kocan” dediler. Kadir onu bir fotoğraf stüdyosuna götürdü. Birlikte fotoğraf makinesine bakarken küçük kız evcilik oynadıklarını sanıyordu.
Yıllar sonra ifadesinde H.K.G. imam nikahı kıyıldıktan bir gün sonra yaşadıklarını şöyle anlattı: “Kadir, vücudumu okşadı, ayaklarıma sürtünüp daha sonra ayaklarıma boşaldı. Ben ağladım. Kadir evlendiğimizi söyledi. Annem, babam nasıl evliyse bizim de evli olduğumuzu anlattı. ‘Sen benim karımsın, ben senin kocanım’ dedi. ‘Evliler böyle oyunlar oynar ama bu oyun kimseye söylenmez. Bak annenle baban kimseye söylemiyor’ dedi. Annem ile babam Kadir’e ‘Damadım’ diyordu.”
Ve akabinde konu savcılığa intikal etti.
H.K.G. ifadesinde ona öğretilenleri söyledi. “17 yaşındayım, kendi isteğimle evlendim” dedi. Annesi Fatma Gümüşel de ezberlediği cümleleri tekrarlıyordu. Belli ki tarikat, devlet içindeki bağlantılarıyla olayı kapatmak için hamleler yaptı. Soruşturmada ilk olarak H.K.G.’nin doğum raporunun istenmesi gerekiyordu ama savcılık çok garip biçimde bunu talep etmedi. H.K.G.’yi kemik yaşının tespiti için Haydarpaşa Numune Hastanesi’ne sevk ettiler. Tarikat orada hazırlıklarını yapmıştı. Küçük çocuk hastaneye götürülürken yanında babasının başkanı olduğu Hiranur Vakfı’nda çalışan Mehmet Emin Marangoz vardı. Kadir de oradaydı. H.K.G.’nin yerine kemik testine 21 yaşındaki bir kadını soktular. Hastaneden ayrılırken H.K.G., Kadir’in, Mehmet Emin Marangoz’a kızdığını duydu. Kadir “Kızın yaşı 18 olsa yeterdi, daha büyük birini niye getirdiniz…” diyordu.
4 ay sonra 10 Aralık 2012’de kemik yaşı raporu çıktı. 17 yaşında olduğunu beyan eden H.K.G.’nin yaşı raporda 21 görünüyordu. Buna karşın akıl almaz şekilde kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi. “
Bütün bunları izlerken, dinlerken, okurken inanın bu tarikat mensuplarının rezilliğini, kepazeliğini, lanetlenecek durumlarını ve ellerini kollarını sallayarak aramızda dolaşmalarını düşünüp durdum. Bir kadın olarak da çok rahatsız oldum.
Devletin adaleti bu insan kılıklı hayvan bile olamayacak mahlukatlara gereken cezayı derhal vermelidir. Kamu vicdanı bunu bekliyor.