Turizm ‘’bacasız sanayi’’ olarak adlandırılıyor. İşte bu sektör yanı turizm, tarım, hayvancılık, tekstil, gastronomi, otomotiv, hediyelik eşya, hizmet sektörü, bankacılık, halı ve kuyumculuk gibi 54 sektörü doğrudan besliyor.
Turizm bunların yanında aynı zamanda katma değeri en yüksek sektördür. Otomobil fabrikası kurarsın, imal edip ihraç edersin, katma değerin, kar marjı oldukça düşüktür. Oysa deri, tekstil, maden, beyaz eşya üretir satarsan yüksek bir kar marjı yakalanabilir.
Herkesin bildiği gibi ülkemizde çoğu sektör hammadde konusunda dışa bağımlı. Turizmde ise durum öyle değil. Ülkemizi ziyarete gelen turisti müzeye veya ören yerine sokarsın, 20 dolara bir bilet alır, bunun tamamı ülkemizde kalır. Yani katma değeri yüzde 100. Otelde yüzde 95. İstersen yüzlerce otomobil fabrikası kur, bir Antalya’nın, müzelerinin katma değeri etmez.
Turizmin ekonomiye katkısı büyük. Cari açığımızın tamamını kapatabilecek bir potansiyele desahip. Cari açığımızın neredeyse yarısını turizm gelirleri kapatır. Türkiye’nin dünyada rekabet edebileceği ve üstünlük sağlayabileceği en önemli alan turizm. Rekabet etme şansı çok yüksek bir ürüne sahibiz. Bunu en iyi şekilde değerlendirmeliyiz.