Kabir de yatmakta olanlar, Denizde boğulmak üzere olup, imdat isteyen kimsemin hali gibidir. Evet, kabirdeki hâlimiz budur, O anı hayal edebiliyor musunuz? Daracık ve karanlık bir mekânda, Bütün dünya nimetlerinden mahrum, Karanlık bir yerde, bütün dostlardan uzak, Yalnız, kimsesiz ve tek başına… Ümitler tükenmiş, emeller bitmiş, Hayaller kesilmiş bir hâlde... Abdullah İbn-i Abbas (r.a.)ın rivayetine göre Allah’ın Resulü (s.a.v.) şöyle buyurmuştur.
“Kabirdeki ölü, Deniz de boğulmak üzere olup imdat isteyen kişi gibidir. Babasından, anasından, kardeşinden veya dostundan kendisine ulaşacak bir duayı bekler. O dua kendisine ulaşınca, dünya ve içindekilerden daha sevinçli olur. Allah-u Teâlâ, yer ehlinin duasından kabir ehline, dağlar gibi (rahmetler) indirir. Muhakkak ki dirilerin ölülere hediyesi, onlar için dua etmek, istiğfarda bulunmaktır. (Allah’tan günahlarının bağışlanmasını dilemektir.”... (Beyhaki, Şuabu’l İmam No 7905)
Bu Hadis-i şerif, kişinin kabirdeki hâlinden haber vermekte ve o günün sıkıntı ve umutlarından bahsetmektedir. Düşünün bir kere: Deniz kenarından geçerken denizde birisi, batıp-çıkıyor “beni kurtarın“ diye feryat ediyor. Bizde; “cuma akşamı olsun seni kurtaralım” diyoruz . Bu mantıklı olur mu? “İmdat” diyene hemen yardım etmek gerekmez mi?
**
Namaz içinde bazen düşünce daldığım oluyor. Bu durumun namazıma bir zararı var mıdır? Duruma göre değişir. Düşünce bir rükün zamanı kadar olursa sehiv secdesi vacip olur. Bir rükün miktarı üç defa “ Sübhanallah “ diyecek kadar zaman geçmesidir. Mesela; namaz kılan biri Fatiha’dan sonra hangi sureyi okusam diye düşünceye dalsa veya kaç rekat kıldığında tereddüt edip, tefekküre dalsa sehiv secdesi gerekir. Dünyevi düşünceler sehiv secdesini gerektirmez. Namazın farz ve veciblerini eda esnasındaki düşünceler de zarar vermez. Tabiki böyle düşünceler namazın huşusunu zedeler.
**
Amcamın oğlu trafik kazasında vefat etti. Hocamız yıkadı ve kefenledi. Ama kefenden dışarıya kan çıkmıştı yeniden yıkamamız şart mıdır? Hayır, şart değildir.Tekrar yıkamaya gerek yoktur. Yani vefat eden merhum yıkandıktan ve kefene de sarıldıktan sonra ölüden çıkacak olan kan, sıvı vb. şeyleri tekrar yıkamak gerekmez. Eğer zaruri ( otopsi gibi ) bir durum yoksa, bu haliyle cenaze namazı kılınır ve bir an önce kabrine defnedilir.
Kalın Sağlıcakla