Namaz kılmak için Abdest almak gerekir. Abdestin kurallarına uymak lazım,
Abdesti bozan ve bozmayan şeylere dikkat edilmesi gerekir. Ağlamak abdesti bozar mı? Normalde ağlamak suretiyle gözden yaşın gelmesi abdesti bozmaz.Fakat namaz içinde sesli ağlamanın iki durumu vardır; Eğer ağlamak Allah için, cennet ve cehennem düşüncesiyle olursa abdest ve namaz bozulmaz.
Ancak dünyevi düşüncelerden dolayı sesli ağlanırsa namaz bozulur, abdest bozulmaz ( sessiz ağlamak ise namazı bozmaz ama mekruhtur) Herhangi bir hastalık olmadan gözden gelen yaş ve su ( cenaze, rüzgar, esnemek, soğan soymak vb. ) abdesti bozmaz. Ama hastalıktan dolayı akan gözyaşı veya akıntı abdesti bozar. Göz ağrısı rahatsızlığından dolayı devamlı akan yaş abdesti bozduğundan dolayı bu kimse sahibi özür olur ve her vakit girince abdest alır.
(Kyk.H, Çınar)
İmam namaz sonunda selam verince ben henüz salli- barik’i ve duayı tam bitirmemiş oluyorum. O zaman ne yapmalıyım?
Salli - barik ve duayı namaz sonunda okumak sünnettir. İmamımız selam vermişse, bizde tahıyyatı okumuşsak selamı geciktirmeyip hemen selam vermeliyiz. Bundan dolayı sehiv secdesi de gerekmez. Zira cemaatin namazda yanlışlık yapması imamı etkilemez ama imamın yanılması, sehiv secdesini gerektiriyorsa bu cemaati de etkiler. Cemaatin “ Et-tahiyyatü “ yü bitirmemişse bile imama uyarak, imamla beraber selam vermesi caizdir.
*
Kardeşleri olan fakat öz çocuğu olmayan bir kişi bakımını üstlenip büyüttüğü kız veya erkeğe bütün malını öldükten sonrası için vasiyyet edebilir mi?
Dinimizde kimlerin varis olduğu, kimlerin olmadığı tek tek açıklanmıştır. Duruma göre kardeşler de varistir. Zaten varislere vasiyyet caiz değildir. Kendi çocuğu olmayan, (babası-annesi başkası olan) bakıp - büyüttüğü şahsa kendisinin ölümünden sonrası için vasiyyet edebilir. Ama bu malın üçte birini geçemez. Geri kalan, varislerin hakkıdır. Bu hakkı Allah ( cc ) vermiştir.
Kişi hayatta iken mülkünü tasarrufta muhayyerdir. (serbesttir.) Varislere karşı adaletli olmak kaydıyla, malını ölmeden önce, yetiştirdiği kişinin mülkiyetine geçirebilir. O zaman varisler karışamaz.
Ayrıca; Allah ve Rasulüne isyanla, günahla zamanını geçiren birine vasiyyet etmekte mekruhtur.
*
Yeminini bozan birisinin ne yapması gerekir?
İnsan, bozması gereken yemin de edebilir, bozmayıp devam etmesi gereken yemin de edebilir.
Babasıyla konuşmamaya, namaz kılmamaya vb. yemin eden bu gibi yeminlerini bozmalıdır (mesela babasıyla konuşmaması günahtır) ve imkan ölçüsünde keffaretini ödemelidir. Ama içki içmemeye, sigara içmemeye, kumar oynamamaya vb. yemin eden, yeminini bozmamalıdır. Çünkü bozmaması sevaptır. Ama yeminini bozarsa keffaret gerekir.
Keffaret; on fakiri sabah-akşam doyurması veya bir fakiri on gün sabah-akşam doyurması veya on fakiri giydirmesidir (on fakire ayrı ayrı vereceğini bir fakire verse bir günü vermiş olur) Bunlara gücü yetmezse üç gün peş peşe oruç tutmasıdır.
Kasden, bilerek yalan yere yeminin keffareti olmaz. Çünkü büyük günahtır. Mesela; Borcunu vermediğini bilen birisinin “Vallahi borcumu ödedim” demesi gibi. Bir hak ihlali olursa kul hakkına girer. Helallik almalı hem de gönülden tevbe etmek gerekir.
Kalın Sağlıcakla