Bir konu var ki; Bu konuya tahammül edemiyoruz. Konu ise eleştirilmek. Eleştiri; Aslında eleştiri güzel bir şey, kıymetini bilmek lazım. Bu konuda insanın belki dönüp kendisine bakması lazım.Hatta kurum kurumlar, yöneticiler, idareciler ve diğerleri.
Fakat eleştiriye hep kapalı kalınıyor veya kalıyoruz. Bir yapıcı eleştiriye başlayın bakalım başınıza ne gelmez.
Yakından tanıyın insanları, hep övülmek ister, ama eleştiri asla. Sanki, insanda iki yüz var gibi bir övün kişiyi, birde eleştirin. Eleştirdiniz zaman yüzüne bir bakın, birde övdüğünüz zaman. Eleştiri, övgü ve yerginin ikisini de içeriyor. Ama insanlar hatta bu yazıyı yazan ben, okuyan siz ve diğer insanlar olmak üzere yergi kısmını maalesef sevemiyor, sevmiyoruz.
Aslında, Yapıcı eleştiri belki doğru alınsa insanı sürekli ileriye götürecektir. Eleştiri sözlük anlamından uzaklaştırıldıkça, insanlar için önemini de yitirmiştir. Yapıcı eleştiriye kapalı insan, gelişime de kapalı insan değil mi? Aynı zamanda, gelişmek ve dünya çapında başarılı olmak isteyen kişi bol bol eleştiri almalı mıdır?
Eleştirilmek, eleştiriye uğramak bir çok insanın korkulu rüyası haline geliyor. Bazen, birileri benim yapacağım şeyi olumsuz manada eleştirmesin diye onların takdir edeceği şekilde yapmaya çalışır kişi ve kişiler. Hatta bu esnada kendi beğeni ve isteklerini yok sayarak. Çevre ne der insan üzerinde ise bir başka baskı. Kendisi yaptığı şeyi beğenmese de başkaları onu olumlarsa bu onun için yeterlidir. Fakat şu soru sorulabilir burada? İnsanlar kendisi için değil de bir başkaları için mi yaşam sürüyor.
Kalın sağlıcakla