İmtihan dünyasındayız. İmtihan dünyasında günah da bizim içindir, sevap da. Günahlara karşı kimi zaman direnç gösteriyoruz. Kimi zaman da gaflete düşüp hata işliyoruz.
Bize düşense günahta, hatada ısrar etmemektir. Cenabı Mevla yaptığımız günahlar sonrası affeder, yeter ki biz günah yapmada ısrar etmeyelim..
Bunları düzeltme erdemini gösterebilmektir. Rabbimizin mağfiretine sığınmaktır. Samimi bir tövbeyle, içten bir yakarışla O’nun affını talep etmektir.
Yüce Allah’ın güzel isimlerinden biri de et-Tevvab’tır. O, tövbeleri kabul edendir. Engin rahmetine sığınanları affedendir. O, gafûr’dur; dileyeni ve dilediğini bağışlayandır. Tövbemizle, dünya hengâmesinde zamanla kirlenen zihinleri, dilleri arındıralım. Kararan ve katılaşan kalpleri yumuşatalım.
Bizim için bir teselli ve umut kaynağıdır tevbe. Tevbe, Buhranlı anlarımızda sığınacağımız güvenli bir limandır. Zira yanlışlarımızda, hatalarımızda herkes bizi terk etse de Rabbimiz bizi terk etmez.
Herkes bize yüz çevirse de O bize yüz çevirmez ayetinde ifade edildiği gibi, Rabbimiz, tevbe edenleri sever. Kendisine yönelen elleri asla boş çevirmez. Samimiyetle yakaran gönülleri mahcup etmez. Nedametle gözyaşı dökenleri boynu bükük bırakmaz. Hızla akıp giden ömür içerisinde Ruhumuza ağır gelen her türlü sıkıntıdan, bizleri inciten her türlü hatadan, bize yakışmayan her türlü kötülükten kurtularak Rabbimizin beratına ulaşmak için bizlere eşsiz fırsatlar verilmektedir. İşte bu fırsatlardan biride tevbe kapısıdır. Öyleyse geliniz bize fırsat verilmişken bilerek bir daha günaha dönmemek üzere tevbe edelim.
Dünyanın hengâmesi içerisinde zaman zaman âhireti unuttuğumuz için tevbe edelim. Rabbimizin bizlere emaneti olan birbirimizin haklarına riayet edemediğimiz; Peygamberimiz’in emrettiği üzere bir vücudun uzuvları, bir binanın tuğlaları gibi olamadığımız için tevbe edelim.
Unutmayalım ki pişman olunduğunda günahının büyüklüğü sebebiyle tevbe kapısı yüzüne kapanacak hiç bir günahkâr yoktur. “Ey iman edenler! Allah’a içtenlikle tövbe edin. Ki Rabbiniz kötülüklerinizi örtsün. Peygamberi ve onunla birlikte iman edenleri utandırmayacağı günde sizi, içlerinden ırmaklar akan cennetlerine koysun” ayetinde unutmayalım.