Mehmet Bekaroğlu, sosyal medya hesabından, her zaman Akp’ye oy vermiş, pancarı tarlada kalan köylünün feryadına, kızgınlığına biraz müstehzi bir tavırla “Akp’li pancarcı isyanda!” demiş.
Tespit nasıl da güzel değil mi, hiç aklımıza gelmemişti, köylünün Akp’ye oy verebilecek olması?
Mantık dışı bir durum, köylünün Akp’ye oy vermesi öyle mi?
Biz sanıyorduk ki, 90 yıl önce, “köylü milletin efendisidir” dedik, köylü bizden başkasına oy vermez.
Köylü oy vermediği gibi CHP’ye, ülkenin %75’ide oy vermiyor.
Oy vermeyenlere neden oy vermediklerini soran, merak eden, dert eden var mı peki?
Parti bunları merak etmiyor, gereksiz buluyor olmalı bu tip seçmen davranış analizlerini.
Sonuçta bizde artık bilimin gücüne, yol göstericiliğine inanmıyoruz. Bununla ilgili partinin, benim bildiğim hiç bir çalışması yok.
Ne üniversitelerle, akademisyenlerle, veya profesyonel ekiplerle, ne de parti içinde bir bilim komisyonu marifetiyle bunu araştırmak gibi bir çabanın içerisinde hiç olmadılar.
Ne gereği var ki zaten. Her şeyi biliyorlar, Ekmeleddin’in adaylığını, Mansur Yavaş’ın bulunmazlığını, Mehmet Bekaroğlu’nun, Cihangir İslam’ın vizyonunun partiye hayati gerkliliğinin.
Anket şirketlerine güvenmeyi, örgüte güvenmekten daha fazla önemsiyorlar.
Örgütün varlığı, sadece 2 yılda bir kurultaydan öte birşey ifade etmediği, açık.
Hangi ilde hangi adayı gösterelim, hangi aday daha popüler, kimi partiye alsakda 2 puan oy daha fazla alırız.
Mehmet Bekaroğlu, parti için gerekli sosyal analizleri pekala yapabiliyor, ne diyor? Sağdan oy almalıyız, genel merkezin altına mescit yapalım, dindar parti gibi davranalım?
Hayatta en hakiki mürşit, Bekaroğlu olursa, elbette Akp’ye oy veren köylüyle dalga geçilir, şeker fabrikalarını sattırmayız deyip, üstüne bir bardak su içilir, sonrasında da çözümü halkın ferasetinde ararız.
****
Genel bir yanlıştan, fikirsel bir yanlıştan ısrarla çıkmaktan kaçınıyoruz.
Hala hatayı halka mal ediyoruz, nerede bir Akp’ye serzeniş olsa, “oh olsun” teraneleri atıyoruz, nasıl bir aymazlık bu.
Halka rağmen, halka ulaşmadan neyi çözebiliriz ki?
Toplumsal uzlaşı aradığımızda, ortak aday formülleri ortaya atıldığında, ne çabuk ikna oluyoruz kendi çözümlerimize? Ekmeleddin’i adayı yaptığımızda oy patlaması yaşayacağımızı zannını kim verdi bize?
Halkın bizi anlayacağı varsayımına nereden kapılıyoruz?
Gözden kaçırdığınız mı, gözümüzden kaçırdığımız mı diyelim halk bizi anlıyor, sizi de(!) anlıyor.
Seçim sonuçlarına gerçekte şaşırmadığınızı biliyorum, şaşkınlığınız da gerçek değil.
Her şeyi biliyorsunuz, bilmezden gelseniz de biliyorsunuz ...