Akp, aylardır “sözde” 31Mart yenilgisinin nedenlerini araştırıyor! Vekiller bir araya geliyor, yerel yönetimleriyle buluşuyor, il/ ilçe örgütleri çağrılıyor “neden yitirdik” sorusunun yanıtı bulunamıyor! Yıllardır “iktidar” olmanın verdiği “kibir” olmalı nedeni! Halk destekledikçe, güvenini çekmedikçe, denilen her şeye inandıkça gözler “asıl” görülmesi gerekenleri görmüyor!
Her zaman, yeri geldikçe yineliyorum: sokağa çıksalar, örneğin geçtiğimiz bayram sürecinde asgari ücretlinin, emeklinin, dargelirlinin, çiftçinin, besicinin yaşadıklarını bir görebilseler/ anlayabilseler/ eşduyulu olmayı bir kez olsun becerebilseler “sorun” çözülecek de; halkın yanındaymış gibi görünüp, başka yerdeler, başka bahçelerin içindeler, elleri/ evleri sıcak olunca “algı” peşine düşüyorlar!
***
Chp’nin önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’la görüşmesi, ardından dün CHP'nin Hazine-Maliye'den sorumlu gölge bakanı Yalçın Karatepe ile Hazine-Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in görüşmesi, önce olduğu gibi ülkede “hep” gerginlik yaşanmasını isteyen bazı katmanların tepkisine neden olacak! Tepki gösterenler ya seçmen psikolojisini bilmiyorlar, ya da “seçilmiş” olmanın ne anlama geldiğini! Beş yıl boyunca Kemal Kılıçdaroğlu gibi “arkasını dönüp” gitmekle, “seni tanımıyorum” demekle, hiçbir konuyu görüşmemekle de olmuyor işte; geçmiş on yılın filmini oturun izleyin, çözülememiş yüzlerce sorun geçecek gözlerinizin önünden, dediğimi anlayacaksınız!
Karatepe, Şimşek’e asgari ücrete ara zammın, emekli aylıklarına artışın, tarımsal desteklerin artırılmasının zorunluluğunun, vergide adaletsizliğin giderilmesinin gerektiğini anlatmış! Bunlar, Chp’li seçmenle birlikte tüm yurttaşlara seçim alanında tüm politikacıların verdiği sözler değil mi? Bugünden sonra “bu konuları bilmiyorduk, bunca acı yaşandığını görmüyorduk” diyemeyecekler başta! Chp’li Karatepe’nin istemleri yerine gelse de, gelmese de bundan sonra her şey “yaptırım gücü” olan Şimşek’te!
***
Chp, kendisini “iktidara” hazırlıyorsa, buna içtenlikle inanıyorsa, yerel yönetimlerin de “bu uğraşa” güç katmasını istiyorsa bundan sonra “saydam/ dürüst” olmak zorunda; gerek görüşmede verilen sözleri, gerekse yapılmamak için diretilenleri yurttaşa anlatmak zorunda! Asıl, Akp’nin arayıp da bulamadığı “yerel seçimleri neden yitirdik” sorusunun da yanıtı burada!
Seçilmiş olanların “kırmızı çizgileri” olduğu gibi, seçmenin de var; “o çizginin” aşılmasına izin vermiyor! İnsanlar geçimini sağlayamıyor, seksenbeş milyondan üçmilyonu “bayram dinlencesine çıktı” diye “iktidar” açlığın/ yoksulluğun/ geçimsizliğin olmadığını ileri sürüyor! Bu işte yurttaşın “kırmızı çizgisi”! Bir emeklinin, bir asgari ücretlinin, bir dargelirlinin beş liralık suya ikiyüz lira veremeyeceğini, verenlerin de kimler olduğunu bilmiyor mu sanıyorsunuz! Yanıtı, kocaman 31 Mart!
***
Chp’li Karatepe toplumun geniş bir katmanın yaşadığı sorunları Şimşek’e anlatmasının ardından, Akp Sözcüsü Ömer Çelik açıklama yapıyor, şunları söylüyor: "Burada gündeme getirilen konular hükümetin zaten bildiği, bakanlığın zaten üzerinde çalıştığı konular. Herkes öneri getirebilir. Ekonomi yönetimimiz de ne yaptığını biliyor ve öngördükleri takvim kusursuz bir şekilde işliyor. Mehmet Bey ekonomi vizyonumuzu talep üzerine paylaşmış oldu."
Çelik’in sözlerini duyan, “iktidarın”, özellikle de yirmiiki yıldır ülkenin başında olanların Akp değil de başkası olduğunu düşünebilir! Açıklamada “zaten biliyoruz, üzerinde çalışıyor” sözünün yanıtı; “hani ne yaptınız” değil mi? Milenyumda doğanları bırakın, o yıllar ilkokulda olanlar bile başka “iktidar” görmedi! Bugün onlar “çakı gibi” delikanlı; yaşananları soruyorlar, sorguluyorlar! Chp, bir yandan yurttaşın yaşadıklarını, biryandan Çelik’in açıklamasını, bir yandan çözümlerini halka anlatarak “iktidara” koşabilir! Yılmaz Özdilgiller de çırpınsın dursun! Chp’de “benzeri” sesler hep vardı, sonra da var olacak; halka karşı saydam/ dürüst olun yeter!