Vekalet verdiğimiz siyasetçilere, vekaleti aldıktan sonra bir haller oluyor..
Gündeme gelmek, adlarını duyurmak için ne yapacaklarını bilemiyorlar..
Temsil ettikleri halkı ilgilendirsin ilgilendirmesin, her konuda açıklama yapmaya, önerge vermeye başlıyorlar..
Bir anlamda, bulundukları meclisin ve siyasal iktidarın iş yapmasına da engel oluyorlar..
Onlarca insan, işlerine güçlerine bakmak yerine, bu tür eften püften önergelere yanıt vermek için zaman harcıyorlar..
Karadeniz'de fındık üreticinin bir sorunu mu var, o bölgenin vekillerinden önce bizim vekiller kalemi kağıtı alıp döşeniyorlar, sonra da kendi bölgelerindeki medya organlarına servis yapıp ne kadar çok çalıştıklarını kamuoyuna duyurmaya çalışıyorlar..
Yağmur mu yağdı, çamur mu oldu, Ege'de denize mi girilemedi; o bölgelerle uzaktan yakından ilgisi olmayan başka kentlerin vekilleri koşa koşa meclis kaleminin yolunu tutuyorlar..
Bazen de, başka kentlerin sorunların ile ilgili önerge hazırlamaktan kendi kentlerinin sorunlarına görmekte geç kalıyor olmalılar ki, aynı kentin başka vekillerinin verdiği soru önergelerinin benzerini haftalar sonra vererek adeta kopyacılık yapıyorlar..
Gerek Ankara'daki mecliste, gerek Adana'daki meclislerde vekaletimizi taşıyan siyasetçilerin sadece adım duyulsun mantığıyla her konuya maydanoz olmamalarını istiyorum..
Öyle vermiş olmak için önerge falan vermeyin..
Seçmene selam mahiyetinde konuşmalar yapmayın..
Adımı duyulsun derken, milletin antipatisini topluyorsunuz..
******************
Biraz da gülelim…
SINAV SORUSU
Biyoloji dersinden yapılacak sınav için sınıftaki herkes acayip çalışmış, notlar fotokopiler havada uçuşmuş..
Sınavın yapılacağı gün gitmişler bir de bakmışlar ki, ortada kağıt kalem yok, sadece sıra sıra mikroskoplar var.. Hocada başlarında beklerken demişki:
"Bu mikroskoplarda lam'da bir böceğin bacağı var. Sınavınız bacağından böceği tanımak."
Tabii, öğrenciler hemen itiraz etmişler ama fayda etmemiş..
Hocanın dediği dedik.. ille o bacaktan böcek tanınacak..
Öğrenciler misroskopların başına geçmişler, ama bir şey yapamıyorlar..
En sonunda biri dayanamamış, kapıyı çarpıp çıkmış..
Hoca arkasından seslenmiş:
"Kimsin ulan sen, kapıyı çarpıp çıkıyorsun?"
Kapı hafifçe aralanmış ve bir bacak uzanmış:
"Tanısana hadi, tanısana kim olduğumu!"
*******************
Abdullah Çalışkan lobisi işbaşında!
2014 yerel seçimlerinde önce AKP'den aday adayı, sonrasında MHP'den Seyhan belediye başkan Adayı olan Abdullah Çalışkan lobisi aylardır çalışıyordu..
Önce, Abdullah Çalışkan'ı Cumhurbaşkanı Erdoğan'a götürmeye çalıştılar..
Ancka, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarfından dikkate alınmadılar..
Cumhur İttifakı'nın olmayacağı yolunda kanılar oluştuğunda, bu kez, AKP Genel Merkezi'nde Adana Büyükşehir Belediye Başkan Adaylığı için Abdullah Çalışkan adının ağırlık kazandığı yalanını yaymaya başladılar..
İttifakın kesinleşmesinden sonra o iddialarının da yalan olduğu anlaşıldı..
Aynı lobi dün itibariyle yeniden işbaşı yaptı..
Bu kez, iddiaları, Devlet Bahçeli'nin Hüseyin Sözlü'yü adaylıktan çekerek Abdullah Çalışkan'ı aday gösterdiği şeklinde oldu..
Adamlar kafaya koymuşlar..
Abdullah Çalışkan'a ille bir şey giydirecekler..
Don olmadı şimdi gömlek biçiyorlar...