Doğru Yol Partisi’nin Haziran 1997’ye değin iktidar, 3 Kasım 2022’ye dek süren muhalefet döneminden sonra Meclis dışında kalmasıyla “Merkez Sağ”da bir boşluk oluşturdu..
O boşluğun sahibi olduğunu iddia eden birçok parti ortaya çıktı.
Bugün bile, Merkez Sağın temsilcisi olduğunu iddia eden irili ufaklı çok sayıda partiden söz edebiliriz.
Ancak Merkez Sağ’a sahiplenen en büyük parti iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi’dir..
AK Parti, kurulduğu günden bu yana, Demokrat Parti’nin islami duyarlığından yola çıkarak, Merkez Sağ’ı artık kendilerinin temsil ettiği iddiasında bulunmuşlardı.
Merkez Sağ’ın Köksal Toptan gibi kimi etkili isimlerinden AK Parti saflarına katılması bu iddiayı pekiştirmişti..
Lakin, AK Parti’nin yirmi iki yıllık iktidarında uyguladığı politikalar Merkez Sağ değil İslamcı bir parti olduğunu kanıtlayınca, Merkez Sağ’ın sahipliğine soyunmak isteyen kimi siyasetçilerin iştahı kabardı..
Bunların başında İyi Parti’nin eski ve yeni genel başkanları gelmektedir.
Siyasette DYP’de başladıktan sonra ANAP, AK Parti ve MHP’yi gexen son olarak, öce MHP’yi ele geçirmeye çalışan başaramayınca MHP’lilerle birlikte adeta “küçük MHP” olarak İyi Parti’yi kuran Meral Akşener, bir taraftan MHP tabanı ülkücülere ve seküler Türk milliyetçilerine; bir yandan da ilk partisi olan DYP (DP) tabanına göz kırmıştı..
Özellikle son yıllarda İyi Parti’nin Merkez Sağ’ın merkezi olduğunu ileri sürmüştü.
Koltuğunu bıraktığı Müsavat Dervişoğlu da İyi Parti’nin Merkez Sağ parti olduğunu savunmuştu..
Ülkü Ocakları’nda yetişen ve yıllarca MHP’de çeşitli kademelerde politika yapan Müsavat Dervişoğlu da, selefi Meral Akşener gibi MHP tabanına ve Türk milliyetçilerine sık sık MHP lideri Devlet Bahçeli’nin açıklamaları üzerinden “biz de Türk milliyetçisi/ Türkçü partiyiz” mesajı vermişti..
Dervişoğlu, hem merkez sağ, hem milliyetçi parti mesajlarına hala devam etmekte..
Merkez Sağ adresi olduğu iddiasındaki AK Parti ve İyi Parti’nin, biri İslamcı, diğeri küçük MHP olduğu için Merkez Sağ’ın adresi olmaları asla olası değildir..
Aslında Merkez Sağ’ın merkezi hala varlığını sürdürmektedir.
Bugün zayıflamış, eski gücünü yitirmiş gözükse de Demokrat Parti, hala Merkez Sağ’ın merkezi, Merkez Sağ’ın ana adresidir.
Merkez Sağ seçmen, AK Parti’nin politikalarından da, CHP ve İyi Parti’nin muhalefetinden de memnun değil.. Arayışta olan bir seçmen.
Demokrat Parti’nin 16 Kasım’da (çoğunluk sağlanamazsa 17 Kasımda) yapılacak on beşinci olağan büyük kongresi Merkez Sağ için yeni bir başlangıç olabilir.
ANAP-DYP birleşmesinden sonra değişim ve kurumsallaşma aşamasından geçen ve “İşçi Kolları Komisyonu” kurma, “Engelli Çalıştayları” düzenleme gibi hareketlerle Türkiye'de ilklere imza atan Demokrat Parti, büyük kongreden sonra yeni ilklere imza atma olanağına sahip olacaktır.
Demokrat Parti’nin, kongrede kadrolarının yenilemesi, son yıllardaki politikalarının gözden geçirip 1946 ruhuna uygun yeni politikalar geliştirmesi, Merkez Sağ’da yeniden şahlanışa neden olacaktır.
O nedenle, 16 Kasım’daki kongre, Demokrat Parti’nin şimdiki durumundan ayrı olarak Türk siyaseti ve Merkez Sağ için yaşamsal önem taşımaktadır.
Umarım, bu fırsat heba edilmez..
**
ATSIZ’dan
YOLLARIN SONU
Bu gün yollanıyorken bir gurbete yeniden
Belki bir kişi bile gelmeyecektir bize.
Bir kemiğin ardında saatlerce yol giden
itler bile gülecek kimsesizliğimize
Gidiyorum: gönlümde acısı yanıkların...
Ordularla yenilmez bir gayız var kanımda.
Dün benimle birlikte gülen tanıdıkların
Yalnız bir hatırası kaldı artık yanımda.
Yufka yüreklilerle çetin yollar aşılmaz;
Çünkü bu yol kutludur, gider Tanrı Dağına.
Halbuki yoldaşını bırakıp dönenlerin
Değişilir topuda bir sokak kaltağına.
İster düşün... Kendini ister hayale kaptır...
Uzar uzar, çünkü hiç sonu yoktur yolların.
Bakarsın aldanmışsın, gördüğün bir seraptır
Sevimli bir hayale açılırken kolların.
Ey doğunun anlımı serinleten rüzgarı!
Ey karanlıkta bana arkadaşlık eden ay!
Arzularım bir oktur, aşar ulu dağları.
Düştüğü yer uzakta “DİLEK” adlı bir saray.
O sarayda bulunca Tanrılaşan erleri
Artık gözüm arkaya bir daha dönmeyecek.
Hepsi sussa da “Kür şad” uzatarak elini;
“Hoş geldin oğlum ATSIZ, kutlu olsun! ” diyecek.
1932/ ATSIZ