ABD seçimleri Donald Trump’ın ezici zaferiyle sonuçlandı.
Avrupa ülkelerindeki yükselen milliyetçi dalga, batının en ucunda da ortaya çıktı, ABD seçimlerinde milliyetçiler görkemli bir zafere imza attı, küreselciler hezimete uğradı..
Küreselcilerin, küresel emperyalizmin ve küresel emperyalizmin emir erleri neoliberaller ve sol liberallerin algı operasyonları sonuçsuz kaldı..
Beklenen sonuç tecelli etti: Donald Trump, büyük bir farkla seçimi kazandı.
Bu yazının yazıldığı saatlerde Donald Trump 71 milyon 957 bin 594 küreselleşme karşıtı Amerikalı yurtseverin oyunu alarak yüzde elli bir oy oranıyla sandıktan çıktı.
292 delege elde ederek, Başkanlık için gereken 270 delege sayısını fazlasıyla geride bıraktı..
Küreselcilerin adayı Kamala Harris ise 67 milyon 137 bin 366 oy ile yüzde 47,5 oyda kalırken 224 delege kazanabildi.
Seçimden önce vrupa2daki milliyetçi partiler Trump’a destek veriyor ve yüzde 50’nini üstünde kazanacağının söylerlerken, küreselciler ve onların emir erleri neoliberaller ile sol liberaller seçimi az farkla Kamala Harris’in önde götürdüğünün iddia ediyorlardı.
Algı operasyonlarının inandırıcı kılmak için sahte anket sonuçlarını ülkemizdeki kontrol ettikleri medya kuruluşları da dahil tüm dünyada yayınlatıyorlar, Harris’in kazanacağı imajını yaratmaya çalışıyorlardı..
Ancak kendileri de gerçeğin farkında oldukları için son günlerde yönetimleri altındaki sinema ve eğlence sektörünün yıldızlarını bir bir sahneye sürmüşler, Harris’e oy istemişlerdi.
Ne korkunun ecele faydası oldu, ne de algı operasyonları işe yaradı..
Beklenen sonuç geldi: Milliyetçiler yeni bir zafer koştu, küreselciler hezimete uğradı.
Bir önceki seçim öncesinde de aynı oyunları oynamışlardı aslında.
O zaman algı operasyonunda başarılı olmuşlar, küredel emperyalizmin emir eri Biden’i başkan seçtirmişlerdi..
Çünkü, Donald Trump’un kazanması küresel emperyalizmin için felaket olacaktı..
Trump önceki başkanlığı döneminde, Dünya Sağlık Örgütü’nün sahte pandemi oyununa ayıkmış, küresel emperyalizmin biyokimyasal terör örgütüne aktarılan parayı kesmiş, ülkeden kovmuştu..
Suriye, Irak ve Afganistan’dan askerleri çekeceğini, Amerikan gençlerinin dünyanın değişik bölgelerine ölüme gönderilmelerine izin vermeyeceğinin, dünyanın jandarması olmayacaklarını, ülkenin kaynaklarının küresel güçlerin çıkaracağını için değil ülkenin vatandaşları için kullanacağının açıklamıştı..
Tabii, bütün bunlar küresel emperyalizmi ürkütmüş, Trump aleyhine başta ABD olmak üzere dünyanın her yerinde kampanya başlatmışlardı..
Bu kampanya ile istedikleri gibi at oynatmaya, dünyayı dört yıl daha sömürme olanağı bulmuşlardı..
Cumhuriyetçilerin Başkanlık yanında Senato ve Temsilciler Meclisi’nde de çoğunluğu almasıyla küresel emperyalizm ağır bir darbe aldı.
Trump’ın seçimlerin sonucunun belli olmasından sonra yaptığı açıklamadaki, “Gerçekten özel şeyler yapacağız. Dünyanın en büyük ülkesi olma potansiyelimizi geri kazanmamız gerekiyor. Sınırları kapatmamız, ülkemize girişleri durdurmamız gerekiyor. Ülkemize giremezler demiyorum ama yasal yollardan girmeleri lazım.
"Gidişatı tersine çevireceğiz. Bugün, Amerikan halkının ülkelerinin kontrolünü geri aldığı gün olarak hatırlanacak.
Borçları kapatacağız, vergileri düşüreceğiz.
Savaş olmamasını istiyoruz. 4 yılda DAEŞ'i yok etmekten başka bir savaşa girmedik. 'Bana savaş istiyorlar' ancak ben savaşları bitirmek istiyorum. Güçlü bir ordu istiyoruz
Verdiğimiz tüm sözleri tutacağız. Amerika'yı güçlü ve müreffeh tutacağım. Son 4 yıldaki bölünmüşlüğü bir kenara bırakmalıyız” sözleri, Trump’ın küreselcilerin oyunlarının bozmaya dört yıl önce bıraktığı yerden devam edeceğini gösteriyor..
Trump’ın öncelikleri arasında Dünya Sağlık Örgütü adlı küresel emperyalizmin biyokimyasal terör örgütüne maddi yardımı yeniden kesmesi, Ukrayna’daki tiyatrocu şaklabana milyarlarca dolar aktarılmasına son vermesi, küresel emperyalizmin yeni oyunu küresel ısınma ve iklim değişikliği, karbon ayak izi oyunu bozmanın da bulunacağını tahmin etmek zor değil.
Sözün özü, Trump’ın zaferi, Fransa’da Ulusal Birlik UN/ Marine Le Pen, Almanya’da Almanya İçin Alternatif Partisi AfD/ Alice Weidel- TinoChrupalla, İtalya’da İtalya’nın Kardeşleri Fdl/ Giorgia Meloni, Hollanda’da Özgürlük Psrtisi PVV/ Geert Wilders, Avusturya’da Özgürlük Partisi FPÖ/ Herbert Kickl’iin zaferleri; Portekiz’de Chega Partisi/ Andre Ventura, Çekya’da Özgürlük ve Doğrudan Demokrasi Partisi SPD/ Tomio Okamura, Macaristan’da Vatan Hareketimiz Mi Hazánk/ László Toroczkai- Dóra Dúró’nun başarılarının son halkasıdır.
Yükselen milliyetçi dalganın küresel emperyalizme ve küreselcilere indirdiği son darbedir..
Küresel emperyalizme ve küreselcilere dünyayı dar eden tüm ülkelerdeki milliyetçi hareketleri ve milliyetçi liderleri gönülden kutluyor, kutsal mücadelelerinde üstün başarılarının artarak sürmesini diliyorum.
**
Kazananlar MHP ile Zafer Partisi olacak
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin Abdullah Öcalan çağrısı günlerdir tartışılıyor..
Bütün partiler Bahçeli’nin belirlediği gündemin peşine takıldılar..
Bahçeli’nin Abdullah Öcalan PKK’yı dağıttığını açıklayıp gelsin Meclis’te Dem Parti Grup Toplantısında konuşsun sözünden sonra AK Parti’den kayyım atılımı geldi..
Anladık ki, MHP ile AK Parti Abdullah Öcalan ve PKK konusunda aynı düşünmüyor..
DEM Parti dışındaki partiler ise Bahçeli’nin sözleri üzerinden MHP tabanından oy devşirebilir miyim yarışına girdiler..
Her gün bir kaçı Bahçeli’yi Bahçeli’nin açıklamalarına tepki göstermeyen MHP’lilere saldırıyor..
Milliyetçilik dersi vermeye kalkıyorlar..
Halbuki, bu kişilerin daha bir kaç yıl önce DEM Parti’nin öncülü HDP ile ilgili söyledikleri, tutum ve davranışları Bahçeli’nin açıklamalarından ger kalır yanı yoktu..
Tabi tek amaçları, Bahçeli’nin sözlerinin çarpıtıp MHP tabanını kendi yanlarına çekebilmek..,,
Bahçeli bu kafanın farkında olduğu için pek de önemsemiyor ve Abdullah Öcalan ile ilgili sözlerinin arkasında olduğunu açıklayıp çağrısını yineliyor..
Bahçeli’yi eleştirip oy devşirme telaşına kapılanlar, kasıtlı olarak Bahçeli’nin Abdullah Öcalan’a Meclis’te konuşabilmek için koyduğu koşulu görmezden geliyorlar..
Politika üretmekten aciz siyasetçilerin tipik örneğinin sergiliyorlar..
Bahçeli’yi eleştirenler arasında milliyetçi mahalledeki tek istikrarlı parti Ümit Özdağ Hocanın Zafer Partisi..
Zafer Partisi başından beri durduğu yerden olaya bakıyor, eleştirisini de oradan yapıyor..
Diğerleri gibi geçmişte HDP’ye göz kırparken bugün Bahçeli’nin ifadeleri üzerinden DEM Parti’ye sallamıyorlar..
Bahçeli’nin sözler üzerinden milliyetçi mahalledeki başlayan kiracı kapma kavgasının varacağı sonuç belli.
Devlet Bahçeli bir oyun kurdu: sol mahalleden CHP, milliyetçi mahalleden İyi Parti, yeni kurulan birkaç parti ve Demokrat Parti’de milliyetçilik yapmaya çalışan Cemal Enginyurt bu oyuna düştü..
Abdullah Öcalan üzerinden yürüyen bu tartışmaların sonunda birinci kazana oyun kurucusu olarak Devlet Bahçeli ve MHP olacak..
İkinci kazanan, başından bu yana hem sığınmacılar hem Kürt hareketi konusunda istikrarlı bir çizgi izleyen Ümit Özdağ ve Zafer Partisi olacaktır..
Başından beri HDP/ DEM Parti ile ilgili olarak kafası karışık bir politika izleye, MHP ve Bahçeli’yi sayısız kez ipe dolamak isterken attıkları ipe kendisi dolanan İyi Parti, örgütlenme için Bahçeli’nin açıklamalarına tepki gösterecek MHP’lilere umudunu bağlayan yeni kurulmuş milliyetçi partiler ile Demokrat Parti’de Genel Başkanlık hayalleri çok yakın bir gelecekte suya düşecek olan Cemal Enginyurt olacaktır.
**
Aşıcılara kötü haber
Küreselcileri emir eri aşıcılara kötü haber..
Amerika’da a$ı denilen kimyasalcılara sahte pandemide savaş açan Robert Kennedy Jr. Trump’ın yardımcısı olarak sahaya iniyor.
Herkesi bildiği üzere, ABD siyasi atmosferinde çok güçlü bir ailenin Kennedy ailesinin bir ferdi.
Meluncan bir Amerikan yurttaşı.
Ve yeni ABD başkanı D.Trump’ın kuvvetli destekleyicisi, ekibinin en değerli üyelerinden biri.
Bilinen en keskin bizim kimyasal aşıklarının tabiri ile “aşı karşıtı!”
Bize de söyledikleri gibi söz konusu olan salt bir “aşı karşıtlığı” değil bu.
Robert Kennedy Jr. FDA ve DSÖ politikalarının şiddetli karşıtı.
İnsanların modern tıp ve bilim sahte adı altında “kobay” gibi kullanılmasına karşı.
Pandemi döneminde saçma sapan bilim ve akıl dışı uygulanan politikalara karşı.
Ve bu yaşatılanların ve o deney sıvısının mutlaka hesabının sorulacağı konusunda emin ve kararlı.
“Yargılanacaksınız!” diyen güçlü siyasi bir figür.
Bütün pisliklerinizi önce ortaya dökeceğim ve sonra temizleyeceğim diyen etkili bir adam.
Vebu adam ABD sağlık bakanı veya sağlıktan sorumlu başkan yardımcısı olacak.
Trump ve Robert Kennedy Jr. el ele geliyor..
Dünya küreselcilere, kimyasalcılara, DSÖ’ye zindan olacak…
