Türk siyaseti öyle bir şey ki, "oda"larda ya da televizyonlu odalarda yapılan hesaplarla yönlendirilmesi olası değil..
O tür "oda"larda yapılan hesaplar hiç bir zaman için tutmaz, ama, o hesapları yapanlar her hesaplarında yenilgiye uğramalarından, yalancı çıkmaktan asla utanmazlar..
Her seçim öncesi yalanlarına yenilerini eklerler..
Örneğin, "oda"da rahat koltuğunda oturup televizyon başında, seçim analizi yapanlara göre, CHP, HDP yerine İP ile işbirliği yaparsa, 31 Mart'ta daha fazla belediye kazanacak..
İzmir'de 25 yerine 28 belediye, mecliste 130 yerine 148 üye kazanacak..
Dilin kemiği olmadığı için attıkça atıyorlar..
Ne de ola "oda"ları sıcak, tuzları kuru..
CHP'yi akıl vere vere getirdikleri çıkmazı görmüyorlar, İP'le yeniden işbirliği ile yeni bir çıkmazın içine sürüklüyorlar..
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nda her ne hikmetse, sıcak odalarda yapılan yalan yanlış hesaplara itibar ediyor..
24 Haziran seçimlerinde partisini aşağıya çeken ittifakı, 31 Mart 2019 yerel seçimleri için sıcacık "oda"larda yapılan hesaplara dikkate alarak bir kez daha yeniliyor..
Partisini bir kez daha yanlışa sürüklüyor, 24 Haziran'dan daha ağır bir kayba doğru sürüklüyor..
Atalarımız, bir su ile iki kez yıkanılmaz demişler..
Ancak, bu sözün ne sıcak odlarda tv'lerin başında hesap yapanlar, ne de onlara itibar eden Kemal Kılıçdaroğlu için geçerli olmadığı anlaşılıyor..
Onun için, 24 Haziran'dan sonra 31 Mart'ta aynı suyla yıkanmaya çalışıyorlar..
"Oda"larda yapılan hesaplar bugüne kadar hiç tutmadı..
31 Mart'ta da tutmayacak..
Olan, bu tür yalan yanlış hesaplara bile bile inanmayı yeğleyen Kemal Kılıçdaroğlu'na olacak..
1 Nisan sabahı koltuğu sallanmaya başlayacak..
Bu kez ihraçlar da Kılıçdaroğlu'nun koltuğunu kaybetmesini ve olağanüstü kurultayın toplanmasını engelleyemeyecek...
*************
4 Aralık'ta demiştik Karalar aday diye
Okurlarımız bilirler..
Bugüne kadar okurlarımızı yanıltmadık..
CHP'nin Adana Büyükşehir Belediye Başkan Adayının kim olacağı konusunda da yanıltmadık..
Bazıları, başka başka adları ortaya atarken, her gün bir başkasını aday ilan ederken, 4 Aralık 2018 Salı günü bu köşede, "CHP'nin Büyükşehir Adayı Zeydan Karalar" diye yazmıştım..
Tabii, Zeydan Karalar'ın adaylığı ile ilgili bilgiye bugüne kadar beni hiç yanıltmayan Ankara'daki dostlarımızdan aldığımı da belirtmiştim…
CHP'nin Adana'da son dönemlerde ilk kez doğru karar verdiğini dile getirmiştim..
Benim yazım gazete yayımlandığı gün bile, bazıları CHP'nin adayı olarak 80'lik Aytaç Durak'ı, kimisi de Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin'i ilan etmişti..
Ama, Adana'daki algı operasyonlarını aktarmak yerine aldığımız doğru bilgiyi okurlarımıza ulaştırmıştık..
24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve milletvekvili seçimlerinin sonucuyla ilgili olarak aylar öncesinden doğru oranları ve sıralamaları vererek, okurlarımızı doğru bilgilendirmiştim..
Şimdi de Zeydan Karalar'ın CHP Adana Büyükşehir Belediye Başkan Adaylığı konusunda 14 gün öncesinden doğru bilgilendirmiş oldum..
İlerleyen süreçte, MHP'nin, İP'in oy oranları ile ilgili verdiğim bilgilerin doğrulu da 31 Mart 2019 gecesi itibariyle anlaşılacaktır..
Bu arada, anımsatma babında, 4 Aralık 2018 tarihinde Barış'ta yer alan "CHP'nin Büyükşehir Adayı Zeydan Karalar" başlıklı yazımı bir kez daha aynen yayınlıyorum..
Okurlarımız okumuştur ama, Aytaç Durak'ı, Soner Çetin'i aday ilan edenlerin bir kez daha okumasını tasiye ediyorum…
"Ankara'dan gelen bilgilere, CHP Adana'da isabetli bir karar vermiş..
Bugüne kadar beni yanıltmayan Ankara'daki dostlarımız, CHP'nin Adana Büyükşehir Belediye Başkan Adayının Seyhan Belediye Başkanı Zeydan Karalar olduğunu ifade ediyorlar..
Parti yönetiminin yapılan değerlendirmeler sonucunda aldığı karar bu yönde olmuş..
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun 6 Aralık'ta Zeydan Karalar ile birlikte 6 adayı da daha resmen açıklayacakmış..
Kararı duyunca, CHP'nin Adana'da son dönemlerde ilk kez doğru bir karar verdiğini düşündüm..
CHP'nin ittifak mittikaf peşinde koşarak oy potansiyelinin büyük çoğunluğu CHP'den gidenlerin oluşturduğu İP'in gönlünü etmek için Aytaç Durak gibi maceralar arasına hiç gerek yoktu..
Elinde, yaptıkları hizmetler ortada olan iki ilçe belediye başkanı vardı..
Doğru olan, bu iki başkandan birinin aday gösterilmesiydi..
Seyhan'ın konumu ve seçmen yapısı bu ilçede daha yerine getirilmesi daha zor olan hizmetleri başarıyla yapan Zeydan Karalar'ı bir adım öne çıkarıyordu..
Bu görüşümü de bu sütunlardan daha önce defalarca yazmıştım..
CHP Genel Merkezi de benim gibi düşünmüş olmalı ki, sonunda Zeydan Karalar'ın Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olmasında karar kılmış..
Karalar, CHP açısından Adana'da gösterilebilecek en isabetli büyükşehir belediye başkan adayı..
Karalar, partisinin oyunun üstüne oy ekleyebilecek potansiyele sahip bir siyasetçi..
Seyhan Belediye Başkanlığındaki başarısı, oy potansiyelini daha da arttırmış durumda..
CHP'nin klasik tabanının yanısıra, HDP tabanından, ülkücülerden, merkez sağdan da ciddi oylar alacak başarılı bir siyasetçi..
Bir hakkı teslim eden, ittifakı bir parti ile değil halkla yapmaya karar verdiğini Zeydan Karalar kararıyla tüm kamuoyuna gösteren CHP yönetimi de takdiri hak ediyor doğrusu.."
*******************
Tanrı hiç kimseyi bu duruma düşürmesin!
Hangi durum diyeceksiniz biliyorum..
Hemen söyleyeyim, ilkeli siyaset adına ilkesizlikde tavan yapan siyasetçilerin düştüğü durumdan bahsediyorum..
Sen gel siyasete atıl, makam mevki ol..
Bunlar güzel de, dilin ve uygulaman farklı söyleyince olmuyor, ibretlik duruma düşüyorsun..
Örneğin, her konuşmana "Başbuğ Türkeş" diye başlıyorsun, Türkeş'in sözlerini ağzına pelesenk ediyorsun, mensubu olmadığın bir partiyi Türkeş'in sözleriyle eleştirmeye kalkıyorsun, tam "adama bak ne milliyetçi bir siyasetçi" dedirtecek noktaya geliyorsun ama, sonrasında bir sözle bir çuval inciri berbat ediyorsun..
Başbuğ Türkeş derken, gidip, onun ömrü boyunca mücadele ettiği partinin adayı için "adayımız" diyorsun…
Eski Türkiye'de olsa, adama "bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu" diye sorarlardı..
Lakin, yeni Türkiye'de yaşıyoruz..
Şimdilerde böyle davranan siyasetçiye, "ilkesizlikte level atladı" deniyor...
"Helal olsun ne kıvrak siysetçi" diye takdir ediliyor..
Ama ben eski Türkiye'de kaldığımı için, Başbuğ Türkeş diye nutuk attıktan sonra "CHP'nin adayı benim adayım" diyen siyasetçilere "Tanrı hiç kimseyi sizin durumunuza düşürmesin" demek istiyorum…
Gök tanrım görklü tanrım, eğer öyle siyaset yapacaksam, siyaset yapmama izin vermesin, beni bu durumlara düşürmesin…