Yazımın başlığında çok iddialı cümle kullandım. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Adana’yı çizdiğini söyledim. Gerekçemi izah edersem sanırım bana hak vereceksiniz.
İYİ Parti Genel Başkanı Sayın Meral Akşener, son bir hafta içinde iki il kongresine katıldı. Adana il kongresi yapıldı, Adana’yı ‘es’ geçti.
Türkiye genelinde gitmediği il ve ilçe kalmadı. Adana’ya gelip sadece Kozan ve İmamoğlu’nu ziyaret etti. Adana il merkezini ziyaret etmedi.
Adana konusunda ciddi anlamda rahatsız olduğunu düşünüyorum Sayın Akşener’in. Bu rahatsızlığının temelinde Adana il teşkilatındaki kısır çekişmelerin, yaşanmış olan olumsuzlukların, il başkanını görevden almaya varana değin gelişen olayların etkili olduğunu düşünüyorum.
Hoş, Meral Hanıma kimsenin ulaştığı da yok da yine de Adana’yı çizmesine yönelik eğilimden vazgeçirmek gerekiyor Sayın Genel Başkanı.
İki ay boyunca genel merkezden randevu alamıyorsunuz. İktidar olup bir de Başbakan olursa aman Allah’ım ne olur bu insanların hali!
Randevularını verip vermemekte serbesttir. Madem Cumhur bu kadar önemli. O vakit cumhurun yani vatandaşın randevu talebini dikkate alması gerekir Sayın Akşener’in.
Adana il başkanı yeni seçildi. Eski milletvekili Birol Büyüköztürk il başkanlığı koltuğuna oturdu. Adana özelinde partide ne gibi dokunuşlar yapacak? Onu da inanın merak ediyorum.
İYİ Parti’den beklentileri artanların öbek öbek parti saflarına katıldığı bir ortamda en zayıf halkanın Adana olduğunu da sanırım sizler de görüyorsunuzdur. Ben bu tespiti yaklaşık iki yıldır çeşitli defalar dile getirdim. Kimsenin umurunda olmadı, bu tür yazılardan sonra da olacağını ümit etmiyorum.
İYİ Parti’nin Adana özelinde parti üzerinde CHP’li belediye başkanlarının da önemli sayılacak derecede ellerinin olduğunu maalesef görünce ‘acaba bu olumsuzluklar bunun yüzünden mi çıkıyor?’ diye sormak ihtiyacı duyuyorum.
Biz durum tespitini yapmış olalım. Gerisi etkili ve yetkili isimlere kalsın…