Belediyelerinin bir yıllık çalışmalarını meclis adına denetleyen ‘Denetim komisyonları’ her yıl Ocak ayında meclis içerisindeki üyelerden seçilip görev yaparlar. Bu komisyon üyeleri, yaptıkları denetimi belediye başkanına sunarlar.
Komisyon raporu mecliste okunup tüm meclis üyelerine de bilgi verirler.
Komisyonun ortaya koyduğu sonuç raporunda ciddi bilgiler ve bulgular ortaya çıkar ise bunu belediye başkanı işleme koyarak Cumhuriyet Savcılığı’na adli yönden, diğer yönden de idari olarak soruşturmanın açılmasını temin ederler. Etmek zorundadırlar.
Lakin bugüne kadar böyle bir raporun işleme konulduğunu ben görmedim. Tanıklık da etmedim. Hatta öyle yenilip yutulmayan iddiaların yer aldığı raporlar meclislerde okundukları halde hiçbir işlem yapılmadı.
İşlem yapılmamasının sebebi de işlem yapma yetkisinin belediye başkanında olmasıdır. Bir belediye başkanı düşünün. Kendi belediyesini denetleyen meclis üyelerinin çıkardığı sonuçla işlem yapsa, fatura kime çıkar?
Haliyle kendine çıkar…
Onun içinde rapor okunur geçer…
Yani denetleniyor da ne oluyor? Sorusunun yanıtı ‘Hiçbir şey olmuyor’ olarak ortaya çıkıyor.
Ocak ayı meclis oturumunda Seyhan Belediyesi’nin denetim komisyonu için seçim yapıldı. Komisyona Okay Sangün, Ulaş Toros ve Uğur Büyükkantarcı (CHP VE İYİ Parti’den), Yalçın Limoncu (Ak Parti), Serkan Çelik (MHP)’den olmak üzere seçilen isimlerdi.
Xx
OLDUM OLASI ŞU KARDEŞ ŞEHİRE KARŞIYIM
Belediyeler kardeş şehir ilan etmekte her daim kendilerini görevli hissederler. Ben ise bu kardeş şehir olayına oldum olası karşıyımdır.
Son olarak Seyhan Belediyesi, Kıbrıs’ın Lefkoşa Belediyesi’ni kardeş şehir ilan etti. Lefkoşa’dan önce de 13 Eylül’de İzmir’in Konak ilçesi kardeş şehir ilan edilmişti.
Yani kardeş şehir sayımızda artış oldu. Peki, Seyhan Belediyesi ile kardeş şehir olan belediyeler birbirlerine ne gibi kardeşlik yaptılar?
Bu birinci sorumuz…
İkinci sorumuz da ‘bir belediye başkanının kardeş şehir ilan ettiği ilçe belediyeleriyle olan ilişkiler, o belediye başkanının seçim kaybedip başkanlıktan düşmesi ile neden atıl duruma düşüyor? Yeni gelen başkan eski kardeş şehir ile kardeşliğini sürdürüyorlar mı?’…
Bence hayır…
Durum bu olanca kardeş şehir olma olayını ben doğru bulmuyorum. Sadece bu kardeşlik ‘geçici kardeşlik’ oluyor. Yani kardeşlerin arası açılıyor!
Yine de kardeşlik hayırlı ve uğurlu olsun.
Seyhan’dan örnek verdim konuya ama diğer belediyelerde de durum farksız mı? Hayır, farksız değil…
Kardeşliği yurt dışına taşıyanların işinin daha da zor olduğunu bilerek ‘kardeşlerinize iyi bakın’ diyorum…