‘Geç gelen adalet, adalet değildir’ denir. Çok doğru bir ifade…
‘Geç gelen hizmette hizmet değildir’ dersek biraz haksızlık ederiz. Lakin bu geç gelen hizmete ‘yetmez ama evet’ diyerek yaklaşmamız daha doğru olur.
Gerek yerel yönetimlerde, gerekse de merkezi yönetimde hizmetlerin vaktinde yapılmaması nedeniyle bölgesel anlamda sıkıntılar yaşanıyor. Hizmeti yapabilmek adına da elbette paraya ihtiyaç var. Bir de şu mevzuat hazretlerini aşmaya…
Adana adına hizmetlerin geç geldiğini düşünenler arasındayım. Yıllarca konuşulan, istenilen, elzem olduğu ifade edilen hizmetlerin gecikerek hayata geçirilmesinin zararlarını bölgenin insanı çekiyor. Sonrasında da o hizmeti getirenler maalesef makbule geçmiyorlar!
Son 10 yıldır Kozan’ın Mezarlığı’nın yetersiz olduğunu söyleyerek bugünlere geldik. 150 yıllık mezarlıkta cenazeler üst üste konulmaya başlanıldı. Yer yokluğundan dolayı böyle bir durumla karşı karşıya Kozan.
Gerek Adana Milletvekilleri gerekse yerel politika yapanlar bu konuda bizlere katıldılar. Evet, haklı olduğumuzu her daim söylediler. Lakin bir adım atmadılar.
Ta ki son bir yıla kadar…
Kozan için ikinci bir mezarlık gerektiğini söyleyen yerel politikacılar, arsa temin ederek buraya bir mezarlık inşaatı yaptırma konusunda ağır aksak davrandılar. Geçen yıl Kozan’a ikinci bir mezarlık yapılması adına harekete geçen Adana Büyükşehir Belediyesi ihaleye çıktı. Yer teslimi yapıldı. İnşaata başlanıldı.
Yer olarak yeni seçilen mezarlık alanı uygun mu?
Bana göre hiç ama hiç uygun değil!
Lakin mezarlık yapım konusuna karar verenler öyle takdir etmişler. İnşallah kısa zamanda bu mezarlık konusunda sonuca giderler ve Ekim ayında tamamlanması beklenilen mezarlık hizmete girince insanlar da rahatlar.
Yazımın başında söylediğim gibi geç gelen hizmetlerden birisiydi bu mezarlık konusu. Yine Kozan Belediyesi’nin hizmet binası konusu da geç gelen hizmetlerden birisidir. Hatta halen gelemeyen hizmettir!
Kozan Belediyesi Hizmet Binası’nın yapımı konusunda alınan karara her yerden tepkiler gelince sanırım konu derin dondurucuya konuldu!
Yerel seçimler gelirse yine adaylar ortaya çıkarlar ve hizmet binasının yapımını projeleri içine alıp birbirlerini suçlamaya başlarlar. Böyle de durum oluşuyor bir adet…
Halkın isteklerine kulak verilirse aslında sorun diye bir konu ortaya çıkmaz. Çünkü halk, makul istekde bulunur ve o istekleri yerine getirmekle görevli yöneticiler ‘elleri mahkum’ bu sesi duymak zorunda kalırlar. Yöneticiler halktan gelen isteği duyuyorlar ama kendi yetkilerini de kullanarak o istekleri kendileri şekillendirip buna göre hareket ediyorlar.
Yukarıda verdiğim iki örnekte olduğu üzere (mezarlık ve belediye hizmet binası konusu) yönetici halka danışıp bir anket yapsa, referandum yapsa ve dese ki “Mezarlık nereye yapılsın? Belediye hizmet binasının yeri neresi olmalıdır?” sorusunu sorsa bugün ortaya böyle tartışmalar çıkmaz. Sonrasında kimsenin kimseye söyleyecek sözü kalmaz.
Ağır aksak yürüyen hizmetler konusunda bir arpa boyu yol ancak alınıyor. Bu nedenle de siyasetçi eleştiriliyor. Hoş, siyasetçinin de bu eleştiriler umurunda mı?
Hiç ama hiç umurlarında değil…
Yetmez ama evet… Yine de düşünmüş olmaları, harekete geçmeleri, uygun yer olmasa da hizmeti getirmeleri takdire şayan. Ellerine sağlık efendim…