10 Kasım’da Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü şükranla anıyorum. Tüm dünyanın hayranlıkla ve kıskançlıkla izlediği lider olan Atatürk’ü kalbimize gömdük.
Millet sevgisinde ölümsüzleşen, her gün anılan bir kişiliktir Atatürk. Kendisini milletine adamı adamdır. Çocukluk yılları, askeri okula girişi, tahsil hayatı, cephelerde savaşması, azmini yitirmeden ülkenin işgalden kurtulması adına mücadele etmesi, ölümlerden dönmesi, çetin yıllardan geçmesi onu lider yapan ögelerdir.
Liderdir, komutandır. Milliyetçi, halkçı önderdir. Bilimden yana tavrı ile kararlı insandır. Atatürk sadece bizim için değil tüm dünyaya örnek liderdir. Ezilen halkların sesi, halkına ışık olan kişidir.
Düşmanların dahi saygı duyduğu, tarih sayfalarına ismi kazınan bir liderdir Atatürk.
Mustafa Kemal Atatürk adı, insanlık tarihinde bağımsızlığı, özgürlüğün ve emperyalizme karşı verilen savaşı simgeliyor. Yurtta ve dünyada barışın, hayatta en hakiki olan şeyin bilim olmasının en inandırıcı sözcüsüdür.
Genç yaşında kaybettik Büyük Önderimizi. Her 10 Kasım’da saat 9’u 5 geçe hüzünleniyoruz. Onun kıymetini bir kez daha anlıyoruz. Türk milleti olarak onu kalbimize gömdük. Onu özlüyoruz. Onu çok ama çok arıyoruz.
Özlemle bize bıraktığı emanetlere sahip çıkıyor, onun ilkelerine sıkı sıkı bağlılığımızı bir kez daha hatırlayarak sürdürüyoruz. Onun milletimize armağan ettiği tüm değerleri sonsuza kadar yaşatmak için kararlıyız.
Atatürk, hiç bitmeyen bir gerçektir. Bizlere miras olarak bıraktığı özgürlük ve bağımsızlığın ışığında bugün başımız dik yaşayabiliyoruz. Bize bıraktığı miraslara da sahip çıkacağız. 10 Kasım geldiğinde Türk milletinin Anıtkabir’i ziyaret ederek al bayraklarla gelincik tarlası gibi görüntünün ortaya çıkması da bizim asli görevimizdir.
Her Türk, Atatürk sevgisini kalbinde yaşatmalıdır.
Bu vesile ile Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü bir kez daha ölüm yıldönümünde anıyor, emanetlerine olan sahiplenme duygusu ile Cenabı Allah’tan rahmet diliyorum.