Son dönemlerin modası olan özelleştirmeyi alkışlayanlar şimdileri ciddi rahatsızlık duyarak ‘özelleştirme karşıtı’ konumuna geldiler. Düne kadar devletin yaptığı hizmetler özelleştirilip şirketlere devir edilince ortaya çıkan sonuç bir adet ‘soygun’ niteliği taşıyor.
Özelleştirme sonucu şirketler para kazanıyor. Yurttaş olarak bizler kuzu kuzu paramızı bayılır duruma geliyoruz.
Elektrik özelleştirildi, insanlar hizmetten memnun değil. Şirketler elektrik tüketicilerini sağmal inek gibi görüyorlar. Hizmet yok, para isteme çok!
Araç muayene istasyonları özelleştirildi. Astronomik rakamlar ile verilmeyen, verilmiş olsa da hak etmedikleri ücretler ile insanları adeta mağdur etmek için sıraya girenler gibi davranış sergiliyorlar.
Haberleşme özelleştirildi. Tarifeler, sözleşmenin ağır koşulları altında insanlar ezildikçe eziliyorlar.
Kimler memnun?
Parası ile para kazanan şirketler…
Denetim var mı?
Asla yok…
Özelleştirdiğiniz sektörde ne olup bitiyor? Sorusuna yanıt arayan devletin yetkili mercileri yok gibi… Tüketiciye hakkını ara diyerek yol gösteriyorlar. Mahkemelere gitme, tüketici hakem heyetlerine başvuru, ilçe Kaymakamlıklarına başvurup ayıplı ve kusurlu mal ve hizmetler için dosya başvuruları sayıları kabardıkça kabardı.
Kimin umurunda?
Kimsenin de umurunda değil…
Siyasilerin iştahlarını kabartarak özelleştirmenin yolunu tuttukları günlerde ortaya konulan bütün savlar bugün rafa kaldırılmış durumda. Devletin ettiği zararlardan hiç bahsetmiyorum…
Gaziköy, Kozan’ın eskiden nahiyesiydi. Nüfusu itibariyle belde olmasından kaynaklı ilçede belediye vardı. Sonrasında köy statüsüne çevrildi. Bugün ise mahalle oldu.
Gaziköy’de duyarlı bir yurttaş olan Türkeş Manga kardeşimiz, özelleştirmenin getirdiği rahatsızlıktan dolayı isyan ederek her gün feryat edip bunu da internet sitesinde, televizyon ekranlarında, sosyal medya hesaplarında dile getirip ‘yeter artık’ diyerek feryat ediyor.
Gaziköy’de gün aşırı elektrik kesiliyor. Elektrik faturaları cep yakıyor. İnternet hizmetlerini alamıyorlar. Bütün bunların temelinde özelleştirme yatıyor elbette. Bir Allah’ın kulu da çıkıp son iki yıldır bu feryatlara kulak verip ‘Gaziköy’de bu olumsuzluğun sebebi nedir? Nasıl çözeriz?’ diye kafa yormuyor. Herkes kulağının üzerine yatıyor.
Kozan’daki bu sıkıntı aslında temel sıkıntının bir örneklendirilmesi…
Memleketin çivisi çıkmış…
Bunu söyleyerek aslında işin içinden çıkamıyoruz. Yurttaş ‘IMF’ gibi görülüyor. Ver parayı sesini çıkarma. Sana ne deniliyorsa onu yap misali…
Bu böyle gitmemeli…
Kozan’ın Gaziköy Mahallesi’ne etkili ve yetkili isimlerin kulak vermesini dileyelim. Dilesek dahi bir çözüm bulanacak mı? Hiç ama hiç umudum yok.
Biz yine buradan seslenmiş olalım.
Gaziköy’e yüzünüzü çevirip bir bakın lütfen…