Meslek hayatım boyunca ses vermeyip görüntüsü ile varlık nedenlerini ortaya koyanlara defalarca tanıklık etmişimdir. Suskunluklarının arkasında konuşacak cümleleri olmayanları da gördüm. Konuşacak cümleleri oldukları halde ‘felanca kişi ne der!’ diyerek çekinip susanları da gördüm. Dolayısıyla bu ilk ve son görüntü değil yani…
Kentin yerel dinamiklerini harekete geçirme adına özverili bir şekilde görev yapmaya çalışmak aslında bize prim getirmiyor. Bunu çoğu kez yaşayarak gördüğüm için net söyleyebilirim. Lakin bizim gazetecilik anlayışındaki duruşumuzdan kaynaklı soran, sorgulayan ve kamuoyunu bilgilendirmeye yönelik etkin gazete haberlerini yapmaya devam edişimiz de sesleri çıkmayıp görüntüleri olanları mutlu etmiyor, üzüyor…
Son bir aydır Adana Büyükşehir Belediyesi’nin meclis kararlarından kaynaklı iki önemli konuda farklı zamanlarda farklı davranış sergileyerek meclis kararları almalarını konu eden haberleri gazetemizde konu ettik. Köşe yazımda da bu konuya ciddi bir şekilde eğildim.
Daha dünkü köşe yazımda 4 kişiden yanıt beklediğimi belirterek Adana Büyükşehir Belediyesi’nin meclis kararlarındaki tutarsız davranışın nedenini sordum.
Ses yok, görüntü var…
Karara el kaldırıp evet diyenlerde, çekimser kalıp sessiz kalanlar da yanıt vermemeyi tercih ettikleri gibi tutarsızlığı yorumlamaktan imtina ettiler.
Bu hep böyle oldu zaten…
Çıkıp ne söylemelerini bekliyorum bende!
Bile isteye meclis kararlarına imza atanlar neyi savunabilecekler ki! Bir de böyle bir durum var ortada…
Biz gazetecilik adına görevimizi yaptık. O ses vermeyip görüntüyü ortaya koyacakların böyle davranacaklarını bilerek çağrımızı yeniliyoruz. Onu da iyi bilsinler istiyorum.
Baraj Yolu’ndaki SSK arsasındaki imar değişikliğinde Büyükşehir Belediye iki ayrı zamanda iki farklı tavra girdi. Neden? Diye sorduk. Ne idare, ne Büyükşehir Belediye Başkanı yanıt verdi.
Sanırım sessizliğin içinde bu konu kapansın istiyorlar. Böyle de bir anlayışa hâkim olduklarını artık düşünmeye başladım.
RTÜK Arsası konusunda rant kokan tavrın gerekçelerini izah etmelerini istedik. Yine sustular.
Meclisleri yeni takip eden bir gazeteci değilim. Bu Büyükşehir Belediyesi’nin meclislerinde geçmiş yıllarda ‘İmar Partisi’ kurulduğunun günlerce gazete manşetlerini süslediği kavgalı meclislerinden sonra cezaevinin yolunu tutan belediye başkanlarını gördüğüm için olup bitenleri çok hayretle karşılamıyorum.
Yeni dönemin meclis üyelerinin de derin sessizliğini geçmiş ile bağ kurmadan zihin jimnastiği yaparak sebeplerini aramaya çalışıyorum. Bir türlü de cevap bulamıyorum.
Bu vesile ile etkili, yetkili olan isimlere iki önemli soruyu sorarak yazımı bitirmek istiyorum.
“Baraj Yolu’ndaki SSK arsası ile RTÜK arsası konusunda iki ayrı zamanda iki farklı tavır içine girip meclis kararları çıkarmanınız temel dayanağını kamuoyu ile paylaşacak mısınız? Paylaşmayacak mısınız?”