Yazımın başlığını okuyunca ‘bu arkadaşın derdi neymiş de bir türlü anlatamamış’ diye meraklanabilirsiniz. Hoş, derdimiz kişisel dert değil. Derdimiz bu şehir için kaygımızdır.
Yaklaşık 2 yıldır en az 2 haber ve 3 tane de köşe yazısında gündeme getirdiğimiz bir konu var. Sayın Zeydan Karalar Beye çağrıda bulunup ‘Belediye ekmek fabrikasında zararına ekmek üretiyorsunuz. Un fiyatlarından sürekli dertleniyorsunuz haklı olarak. Çünkü fiyatların yanına yaklaşılmıyor. Gelin buğday cenneti olan Adana’da ektiği buğdayı para etmeyen çiftçiyi de koruyarak üreticinin buğdayını satın alın. Bir un fabrikası kurun ve un üretin. Bu ürettiğiniz unu hem kendi fabrikanızda kullanırsınız. Hem de diğer belediyelere satarsınız. Böylelikle zarardan kurtulursunuz’ diyoruz.
Bizimkisi bir öneri elbette. Lakin bir türlü Zeydan Beye bu derdimizi anlatamadık. Demek ki anlatmamızda bir sıkıntı var!
Ya da Zeydan Beyin dünyasında bu türlü hizmetler yok! Artık bu kanıya vardım.
Bugün bu yazıyı tekrar yazmamdaki sebebe gelince;
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Haziran ayı meclis oturumları yapılıyor. İstanbul Halk Ekmek A.Ş’nin iç borçlanma talebine ilişkin teklif gündeme geliyor. Halk Ekmek A.Ş'nin un ihtiyacının belirli bir kısmının sağlanması amacıyla Silivri ve Çatalca ilçelerindeki küçük çiftçiden doğrudan buğday alımı yapılması amacıyla 75 milyon TL'ye kadar iç borçlanma yapabilmesi için İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na yetki veriliyor. Karar oybirliği ile alınıyor.
Evet, Sayın Zeydan Bey. 2 yıldır sürekli gündeme getirip size önerdiğimiz bu konuyla siz ilgilenmediniz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi bunu hayata geçirdi.
Demek ki aklın yolu bir…
Siz neden bu konuya sıcak bakmıyorsunuz? Onu da bir türlü anlamış değilim.
İstanbul’un Silivri ve Çatalca’daki buğdaydan daha verimli ve miktar olarak da fazla buğday Adana’da, Çukurova’da yetişiyor. Siz nedense bu konuya bir türlü sıcak bakmadınız.
Belediyede mali disiplin ilan ediyorsunuz. Belediyenin masraflarını kısıyorsunuz. Doğru da ediyorsunuz. Sonuna kadar katılıyorum. Size tasarruf getirecek olan bu uygulamaya sıcak bakmıyorsunuz.
Böyle de bir gerçekleş karşı karşıyayız.
Daha fazla zarar etmek hoşunuza gitmez onu da biliyorum. Maliyet hesaplarını bir hesap uzmanı olarak iyi hesaplayan, bilen kişisiniz. Bu öneriyi dikkate almadınız.
Yapacak bir şey yok. İnşallah haklı bir sebebiniz vardır. Bu sebebi de öğrenmek isteriz.
Kalın sağlıcakla…