Sizi bilmiyorum ama ben bazen kendimi kendi ülkemde ikinci sınıf vatandaş konumunda hissediyorum. Bu da benim ağırıma gidiyor.
Suriyeliler konusundan bahsediyorum. Sabahın erken saatinde hastaneye gidiyorsun. Bir şekilde randevu alarak doktora tedavi olacaksın.
Sıranı bekler iken geçiş üstünlüğüne haiz araçlar gibi önünüzde Suriyeliler bulunuyor ve onların imtiyazları sizinkisinden fazla. Ücret ödemiyor, katkı payı vermiyor. Ve her türlü sağlık hizmetlerini sizden öncelikli olarak alıyor.
İşte o an kendinizi ikinci sınıf vatandaş olarak hissediyorsunuz. Sırada bekleyen her yurttaş sinirlenmiş olsa da, bozulmuş olsa da elinden bir şey gelmiyor ve susmak zorunda kalıyor. Aslında sağlıkta çalışanlar da bu durumdan mutlu değiller.
Dönüyorsunuz, kendi yurttaşınıza asgari ücret ve geçim şartları için geçerli olan en alt düzeydeki ücretleri ödüyorsunuz. İnsanların işsiz, üniversite mezunları boş geziyor. Suriyeli vatandaş çalışmadan muhacirlik hakkı ile maaş alıyor.
Bütün bunlar insanlarda rahatsızlık uyandırıyor. Bu arada Suriyelilerin asayiş konusundan da artık sorun çıkaran bir yapıyı geldikleri de ekstrası…
Elbette bu Suriyeli sorunu artık Hükümeti de rahatsız etmeye başladı. Alınmaya başlanılan tedbirler ile sanırım bunun biraz önü alınacak gibi.
Alınmaz ise tehlike kapıda. Yurttaş olarak Hükümetin bu konudaki tedbirlerini biraz daha genişleterek biran önce hayata geçirmesini istiyorum. Örneğin sağlıkta katkı payı alınmaya başlanılsın diye düşünüyorum.
Cadde ve sokaklar Suriyelilerden, dilenenlerden, ucuz işçilik ile merdiven altında imal edilen ürünlerden geçilmiyor. Esnafta tedirgin bu konuda.
Sözün özü, bu olay artık rahatsızlık vermeye başladı.
Tedbirler alınıp biran önce hayata geçirilsin istiyoruz. Bunu da bekliyoruz. Ak Parti Hükümetinin değerli yetkililerinin de ellerini çabuk tutmalarını istiyoruz. Artık mahallede, sokakta huzur kaçıracak duruma gelen Suriyeli meselesini de bertaraf etmek gerekiyor.
Görüşmek dileğiyle.