Sosyal medyada gezinirken İçişleri Bakanlığı’nın acil çağrı merkezleri ile ilgili paylaşımı dikkatimi çekti.
İçişleri Bakanlığı, 112 Acil Çağrı, 155 Polis İmdat ve 156 Jandarma Hattı’na 2018 yılı içinde yapılan aramalar hakkında bilgilendirmede bulunuyordu.
Bakanlığın 2018 yılı için paylaştığı verilere göre; 112 Acil Çağrı ihbarlarının yüzde 36,58’i asıllı, yüzde 63,42’si asılsız ihbar olarak tespit edilmiş. 155 ihbarlarının yüzde 15’i gereksiz çağrı, yüzde 30’u bilgi talebi, yüzde 53’ü asıllı ihbar, yüzde 2’si asılsız ihbarlar. 156 çağrılarının ise yüzde 83’ü asıllı ihbar olurken, yüzde 17’si asılsız ihbarlardan oluşmuş.
Gereksiz yere aranan çağrı merkezinin başında 112’inin olması dikkat çekiciydi. Bu merkez bilindiği gibi her gün binlerce çağrıya yanıt veriyor. Zamanla yarışan bu merkezi en çok gereksiz konularla meşgul edenler oluyor.
Kimler aramıyor ki cep telefonunun çalışıp çalışmadığını kontrol etmek için arayanlar, yemek siparişi verenler, psikolojisi bozulduğu için arayıp dertleşmek isteyenler. Anlayacağınız aklımıza ne geliyorsa hemen 112’yi arıyoruz.
Aslında bu birimler zamanla mücadele ediyorlar. Burada çalışanlar için bir saniyenin bile önemi çok büyük. Ama bunu takan var mı yok. Yinede arıyoruz. Çalışanları gereksiz aramalarla adeta çileden çıkartıyoruz.
Gereksiz yere acil çağrı merkezlerini arayanlara buradan bir kez daha duyuralım. Bu merkezleri arayan numaralar artık tespit edilip konuşmalar kayıt altına alınıyor. Tekrarlayan asılsız çağrılar için suç duyurusunda bulunuluyor.
5326 sayılı kabahatler kanunu ve 112 Acil Çağrı Merkezi kuruluş, görev ve çalışma yönetmeliğinin 23/2. maddesi olan 'Çağrı merkezini asılsız ihbarda bulunmak suretiyle meşgul ettikleri tespit edilen kişilere 5326 sayılı Kabahatler Kanununa göre il valileri tarafından 250 Türk lirası idari para cezası veriliyor.
Tekerrür hâlinde bu ceza iki katı olarak uygulanır 'hükmü gereğince’ para cezası uygulanıyor. Yani artık ararken 2 kere daha düşünün!
Bizden hatırlatması.