Eli kulağında desem yalan olmaz ekmek zammı için. Fırıncılar bu konuda zam yapmak adına bekleyiş içindeler.
Halen 1 lira 75 kuruşa satılan ekmeğin fiyatının en az 2 lira veya 2 lira 25 kuruş olması bekleniliyor. Geçen yıl 110 liraya satılan 50 kiloluk unun bugün torbası 220 liraya çıkmış. Yani bir yılda yüzde yüz zam var.
Hal böyle olunca da yapacak bir durum kalmadı. Elektrik zammı, işçilik zammı, pandemi koşullarının getirdiği olumsuzluklar denince hepsi bir araya gelmiş ve fırıncıların bu konuda yapabilecek bir şeyleri olmayınca zam talebinde bulunmaları da kaçınılmaz oluyor.
Yine bu arada dolmuş esnafı da tedirgin ve rahatsız. Akaryakıt ve tüm girdi fiyatlarına neredeyse yüzde 60 oranında zam oranında zam gelmiş son bir yıl içinde. Toplu taşımada yaşanan sıkıntıları da düşünecek olursak, pandemide yaşananları da üzerine koyarsak bütün olumsuzluklar iki zammın kapımızda olduğunu gösteriyor.
Zamma muhatap olan kesim yani halkın gelir düzeyinde yüzde 100 oranında artış var mı? Veya bu soruyu şöyle soralım. Yapılacak olan ve yapılmış olan zamlar karşısında halkın direnç gösterecek, ayakta kalacak hali ve durumu var mı?
Bana göre yok…
Olmadığı içinde insanlar ekonomik anlamda bitme noktasında. Çiftçi dertli, ürettiğini zarara satıyor. Esnaf sıkıntılı, sattığı malı aynı paraya bir daha alamıyor. Satmasa daha iyi misali…
Bu dönemde tek kazanç sağlayan kesim ihracaat yapanlar olsa gerekir. Onlar durumlarının iyi olduklarını belirli yöntemlerle ortaya koyuyorlar.
Üniversite mezunlarının işsizlikle mücadele edemeyecek noktaya geldiği bir ortamda üreten kesimin her geçen gün yüzdesinin düştüğünü de görüyoruz bu arada. Kısacası ekmek ve dolmuş zamları insanların üzerine bir mali külfet daha getirecek. Lakin memlekette sadece bu zamlar yapılmıyor elbette.
Akşam satın aldığınız fiyatı sabah kalkıp görünce ‘yine mi zam geldi!’ diyerek artık kanıtsamış duruma düştük. Hal ve durumumuz bu bir adet.
Başkalarının adına mal ve hizmet satan, gündelik yevmiye ile çalışan insanlar oluşmaya başladı toplumda. Yani sermayesi olmadığı için başkasının sermayesi ile ortaya konulan işi gündelik yevmiye alarak satan kişilerden bahsediyorum.
Köşe bucak zabıtadan kaçarak satış yapan kesim bunlar. Şehrin en işlek caddeleri üzerinde işportacılık yapar gibi satış yapıyorlar.
Evlerine bir lokma ekmek götürmek adına bütün uğraşları.
Nereye kadar gidecek bu durum onu da bilmiş değilim. İnanın ekonomik anlamda bir yıl öncesini mumla arar duruma geldik. Sayın Hükümet yetkililerimizde bu konuyu biliyorlar ve bize ‘sabredin’ diyorlar. İnşallah bu sabır kısa zamanda sonuç verir de rahatlarız.
Yoksa inanın bu gidişat hiç iyi değil…
İnsanların sabırlarını daha fazla zorlamamak adına alınan önlemlerin, rahatlatmayı kısa zamanda getirmesi adına başarılara kavuşmasını dilemek geliyor içimden.
Allah sonumuzu hayır eylesin diyorum.