Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşın ardından önemi bir hayli artan ayçiçeği, dünyanın bir çok ülkesinde olduğu gibi ülkemizin de tarımsal üretiminde önemli bir yer tutuyor. Nasıl önemli bir yer tutmasın bitkisel yağ üretimimizin yüzde 69'unu, toplam sıvı yağ tüketimimizin yaklaşık yüzde 84'ünü, toplam yağ kullanımının ise yüzde 32'sini ayçiçeğinden karşılıyoruz.
Son aylarda ayçiçeği yağı ile yatıp, ayçiçeği yağı ile kalkıyoruz. Özellikle de fiyatlarına bakmak adeta son aylarda vazgeçilmezimiz oldu. Nasıl bakmayalım geçen sene kilogram fiyatı 12 lira olan ayçiçeği yağının fiyatı 35 liraya çıktı.
İşte mutfaklarımızın vazgeçilmezi, Çukurova’da çiftçilerin ‘’sarı altın’’ olarak nitelendirdiği nisan ayında ekimi yapılan ayçiçeğinin hasadına sayılı günler kaldı. Bu ayın sonlarına doğru hasadına başlanacak olan ayçiçeği üreticisinin yüzünü güldürecek gibi.
Ayçiçeğinde bu yıl verim ve kalite iyi seviyelerde olduğu için üreticilerinde beklentileri yüksek seviyelerde. Hem ülke hem de Adana ekonomisine önemli katkıları olan ayçiçeğinin üreticisi bu yıl ki hasattan umutlu.
Türkiye üretiminin ortalama yüzde 10'unun gerçekleştirildiği Adana’da bu yıl hava şartları istenilen ölçüde gidince ayçiçeğinden dekara 300-380 kilogram arasında verim alınması bekleniyor. Adana’da bu yıl 700 bin dekardan 250 bin ton civarında rekolte hedefleniyor.
Buğdaydan istediği verimi alamayan üreticiler, ayçiçeğinden emeklerinin karşılığını almak istiyor. Devletten beklentileri ise hem TMO’nun ayçiçeği alması hem de alım fiyatının bir an önce açıklanması.
Üreticinin alım fiyatı beklentisi kilogram başına 15 lira ile buğdaya verilen primin ayçiçeğine de verilmesi. Bizce de üreticiye bu yönde verilecek destekler önemi bu yıl iyice anlaşılan ayçiçeğinde önümüzdeki yıllarda ekim alanlarını artıracaktır. Üretin alanlarının artması demek dışa bağımlılıktan uzaklaşma anlamına da geliyor.
Sağlıkla kalın.
