Her canlı, doğar, yaşar, ölür.
Doğanın bir kanunu değil mi?
Neden insanoğlu yaşı ilerleyince, kendini beğenmekten uzaklaşır.
Özellikle kadınlar.
Acaba hissettiğimiz sorumluluk baskısından mı ?
Her şeyin en mükemmelini yapacağım çabası mı?
Mükemmel olmayınca ne oluyor?
Beğenilmeme duygusu yaş ilerleyince alıp başını gidiyor, hayatımızın merkezine oturuyor. Hatta tahtını da kuruyor.
Kazanan da plastik cerrahlar oluyor.
Bakımlı olmak çok ayrı.
Defalarca bıçak altına yatmak, doğallıktan uzaklaşmak hatta ve hatta kendinden de uzaklaşmak.
Sorun bu aslında.
Sadece güzel yanlarımız ile mi varız biz?
Sadece iyi huylarımız ile mi seviliyoruz?
Hiç mi hatalarımız yok?
Eksikliklerimiz, tamamlayamadıklarımız, yanlışlar, çirkinlikler…
Biz kendimizi kabullenemedikten sonra başkasından neden kabul görmeye çalışıyoruz ki?
Kim mükemmel?
Hiç kimse
HİÇ olmayı öğrenemedik, böbürlenmekten.
Egomuz engel oldu, haykırmamıza.
Tam haykıracakken tıkandık.
İnsanların istediği gibi olmaya o kadar çabaladık ki, kendimizi arayıp durduk.
Herşeyi keşfettik, kendimiz kaybolduk.
Bulanlar mutlu, bulamayanlar acı çekiyor.