Bu şehrin aslında en büyük sorunu ‘ehliyetsiz ve liyakatsiz kişilere makam verilmesi’ diyerek bekli yüzlerce kez vurgu yaparak, altını çizerek yazılar kaleme aldım. Bu sözümü de desteklemesi adına binlerce örnek verdim.
Ne yazık ki duyması gerekenlerin gözlerinin kör, kulaklarının da sağır olduklarını görünce ne zaman ki bir olay meydana gelince ‘adamın adamına yetki verirseniz’ böyle olur diyerek bu özürlülere seslenmek ihtiyacı duydum.
Bugün sizlere Evliya Çelebi Meslek ve Teknik Anadolu Lisesi ile ilgili gazetemizde yayınlayacağımız bir haberden söz edeceğim.
Bu okula bugüne kadar iki kez gittim. Her ikisi de gerçekleştirilen bir etkinliğe icabet etmekti. Her iki toplantı da hafta sonuna denk geldi. Bir defasında katıldığım toplantı da Ak Parti Sarıçam İlçe Başkanı Hasan Karaoğlu’nun düzenlemiş olduğu toplantıydı.
2015 yılında Evliya Çelebi Meslek ve Teknik Anadolu Lisesi’nden gelen pis kokuları gündeme getirip o tarihin yöneticilerine ‘lütfen siyasi davranmayın, görevinizi yapın’ çağrısında bulunduk gazeteciler olarak.
Günlerce yazdık, konuları dile getirdik. Bugün okul öğrencilerine yönelik cinsel istismarda bulunmak iddiasıyla tutuklanarak cezaevinde yatan İ.Ü., isimli kişiyi gazetelerin sütunlarında okuldaki yanlış ve eksik giden uygulamaları ile ilgili olarak günlerce dile getirdik.
Ne bir Allah’ın kulu duydu, ne de gördü.
Hatta görmediklerinde gözlerinin içerisine biraz daha sokabilmek adına iktidar partisinin Sarıçam İlçe Başkanı olan ve adı geçen okulda basın toplantılarını da yapan Hasan Karaoğlu kardeşimize ilgili İ.Ü., hakkında bildiklerimizi anlatarak gazetelerde yayınlanan konuları da kendisine aktardım.
Sarıçam Ak Parti İlçe Başkanı Hasan Karaoğlu ölmedi sağ.
Hangi öğrencileri ücretsiz izine gönderip kimleri nasıl orada barındırdığını, kimleri işe alıp kimlerle kavgalı olduğunu ve diğer iddiaları gündeme getirdim Hasan Beye.
Maalesef Hasan Karaoğlu’nun da bu konuda yapabilecek bir şeyi olmasa gerekir ki bugün cezaevini boylayan çocuk istismarcısı zanlısı İ.Ü., görevini sürdürdü.
Hatta öyle güçlü çıktı ki İ.Ü., o dönemin Valisi olan Mustafa Büyük tarafından Çamlıbel Ortaokulu’na sürüldü. Sonrasında geri torpilini bularak aynı okula müdür oldu.
Tabi ki ilçe milli eğitim müdürlüğü de arkasında durdu bugünün cinsel saldırı zanlısına.
Hep diyorum ya, adamın adamı olmak diye…
İşte tam da bu örneğe yapışan cinstendir bu izahat…
Ben biliyorum ki, bugün cezaevinde yatan okul müdürü o tarihte siyasetçilerin tanıdıklarını okulda işe başlattı. Onlara imkân tanıdı. Onlar da bu zata sahip çıktılar.
Peki, adam bugün nerede?
Hangi suçtan?
Zincirleme çocuk istismarı suçundan.
Bizlerin o tarihte yazdıklarını dikkate alsalar bu zat o okulda veya başka bir okulda görev yapabilir miydi?
Veya bugün bu olaylar meydana gelebilir miydi?
Bilmiyorum artık kararını siz verin.
Bu kadar siyaset fazla. Herkes işini yapacak. Ne yazık ki siyaseti her şeyin merkezine oturttular ve sonrasında yaşananları da seyretmek zorunda kalıyorlar.