Her seçim döneminde siyasilerin etrafında danışmanlar etten duvar örerler. Siyasiler de bu danışmanlara yeri geldiğinde ‘danışırlar’…
Ne danıştıklarını hep merak etmişimdir. Danışılmayan danışmanların sayısı, danışılan danışmanlardan fazladır. Danışmanların aldıkları ücretler ise ‘danışılan konuların’ asla karşılığı değildir. Hak ettiklerinden fazlaca ücret alırlar!
Bu ifadeleri kullanıyor. Şimdi danışman arkadaşlar itiraz edecekler. Onu da biliyorum ama ben düşüncemde ısrar etmeyi sürdüreceğim. Danışman ifadesini sadece ‘basın danışmanları’ için kullanmıyorum.
Yerel ve genel siyaset yapan tüm siyasilerin yanındaki bütün danışmanlar için kullanıyorum bu ifadelerimi.
Siyasi kişi, yerel politika yapıyor. Belediye başkanlığına talip olmuş. Veya belediye meclis üyeliğine talip olmuş. Seçimler öncesinde projelerini açıklamak durumunda olan siyasi kişi, yerel politikayı bırakıyor. Ülke meselelerine el atıyor.
Ülkenin sağlık problemini çözmeye kalkıyor! Ülke ekonomisini düzeltmeye yelteniyor! Yetki sınırlarını aşarak genel politikanın Adana’ya olan yansımalarından kendisini ‘karar verici’ kişi olarak görüyor!
Ne büyük tehlike!
O siyasiye ‘bir dakika, boyunu aşıyorsun’ diyecektir merkezi hükümet bir süre sonra.
‘Olsun, derse desinler. Ben projelerim arasında bunlara yer vereyim de. Kalabalık gözüksün benim projelerim’ der gibi…
Günlerdir bu sütunlardan yerel politika yapan isimlere, ‘Projelerinizi açıklayın da görelim’ çağrısında bulunuyorum. Projelerini açıklayan siyasileri dinleyince de sanki parti genel başkanlarının söylemlerini, partilerin politikalarına paralel söylemleri dinleyince bu karara varmış oluyorum.
Demem odur ki, bu siyasilerin etrafında ‘danışman’ olarak yer alan isimler ne iş yaparlar?
Üretmeyen danışman olmak yerine derslerine iyi çalışıp danışmanlık yaptıkları kişileri bir şeyler katsalar daha iyi olmaz mı?
Danışman arkadaşlar kızacaklar kızmasına da son olarak yazımı bir cümle ile noktalamak isterim. Bazı danışmanları görünce de bu cümleyi maalesef kullanacağım.
‘Ağanın malı gidiyor, tutmanın canı gidiyor’