‘Devlet ile milletin arasındaki farkı ortaya koymak adına’ örneklendirmeyle gündeme taşımak istediğim yazımdan sonra bir okuyucumuz başından geçen olayı aktarıp yaşadıklarını aktarma ihtiyacı duydu.
Türkiye’de maalesef bütün bunlar yaşanıyor olduğunu bildiğim için yazdıkları hiç garibime gitmedi.
Okuyucumuzun bu bilgilerini buradan aktarıp yazımın sonunda bir yorum yapmak istiyorum.
Okuyucumuz aynen şu cümlelerle konuyu değerlendirdi.
“Benim küçük oğlum, üniversite de bir kavgaya karışıyor, sonra öğrencinin biri devlet hastanesine gidiyor, rapor için raporu da alıyor, savcılık kavgaya karışan öğrencileri barıştırıyor, olay kapanıyor.
Aradan iki iki buçuk yıl geçiyor, sonra SGK, bir fatura çıkarıyor, anapara 117 TL, buna gecikme faizi ekleniyor, toplam olarak, 156 TL. Ödeme emri adrese gidiyor, tabi ki ev değişmiş, ulaşmış mı ulaşmamış mı bilen yok, buraya kadar her şey SGK ve avukatın marifetiyle devam ediyor.
Adana ili olduğu için Adana SGK hesabına ve adına ( avukat R.Ç) icra başlatıyor, bunu e-devletine tesadüfen bakıyorum ben, aaa icra var, hemen icra dairesine parayı avukat ücreti ve icra masrafları dâhil toplam ( o günün parasal değeri ile 3 yıl önce) 412.tl ödüyoruz.
Olay kapandı diyorum, bu sene bir bakıyorum çocuğun arabaya icra çıkıyor, araba rehin ve sonra tekrar eksik ödendiği söylenen 94 TL için icra kararı açık ve devam ediyor. Sonra baktım UYAP ta tarihi süreçler var, o günler de 2000 TL altındaki borçlar, af edildi, alınmayacak deniyor. Devlet sözü bu ama avukat dilekçeler için kendine bir bedel yazıyor. Öyle bir borç takibi oluyor ki sanırsın tüm devlet alacağını böyle takip ediyorlar, yok hafta da bir sorgulama yapmış avukat ve ilk üzerindeki aracı görünce “ Rehin ipotek” koydurup 94 TL artı diğer harç ve gecikme cezası dâhil 200 TL yakın bir ödemeyi direk takip edip ödüyorum.
200 TL için 680 bin TL lik otomobili rehinden kurtarıyorum. Hâlbuki 2000 TL den çok düşük paralar af edilecek denirken, işgüzar avukatlık misyonu ki milletvekili adayı da oldu iyi ki de seçilmedi. Bunu neden anlattım, ben milletin bir bireyi olarak askerde, okulda, iş ortamında bir kişi zor duruma düştü, bir kalemde alacağımızı birçok arkadaş gibi bir çok insan gibi üzerine çizgi çektik, ama devlet büyük paraları ve büyük zenginlik içindeki insandan milyar milyar vergi ve teşvik afları, kredi afları ile af eder ama bir öğrenciye SGK bir üyeliği mükellefliği de olmasın fark etmez.
Bir kuruş için icra kararları aldırır. Millet farklı devlet farklıdır. Birinde yasalar uygulama alanı bulur, millet ise devletten dahi az bir alacağı olsun gidip aramaz. Aman nede olsa devlete der.”
Garibime gitmeyen, ‘Burası Türkiye, burada her şey yaşanır’ diyerek kabullenmek zorunda kaldığım bu olaydan sonra bir yorum yaparak yazıma son vermek istiyorum.
‘Tesadüfen yaşıyoruz vesselam…’
Allah hepimizin yardımcısı olsun…