Yerel seçimler sonrasında belediye başkanları ziyaret furyasından kurtulup önlerini görmeye başladılar. Belediyelerini tanıdılar, kadrolarını kurmak adına düğmeye bastılar.
Her belediye başkanı kendince bir ekip oluşturup önceki dönemlere ait olumsuzlukları artık söylem olarak dile getirmekten uzaklaşarak yola koyuldular.
Olması gereken de buydu aslında…
Son birkaç haftadır bakıyorum da, belediye başkanları ‘devlette devamlılık esastır’ diyerek kendilerinden önceki belediye başkanlarının yaptığı hizmetlerin kredileriyle vitrin yapar oldular.
Yani devam eden, süregelen hizmetleriyle belediyelerini ön plana çıkarıyorlar. Yeni bir hizmet yapmak elbette kısa zamanda mümkün değil. Bunu da bildikleri için o hizmetlerin kaymaklarını yiyorlar bir adet
Lakin gördüğüm odur ki, kendilerinden önceki belediye başkanlarının yaptığı hizmetlerin kredisini tüketirken çıkıp da önceki belediye başkanları için ‘Allah razı olsun, ellerine sağlık’ ifadelerini kullanmıyorlar!
Garip değil mi sizce?
Bence çok garip…
Devri sabık yaratmakla bir yere varılmaz…
Bu arada CHP Genel Merkezinin kendi belediye başkanlarından beklentileri olduğunu müteakip defalar bu sütunlardan dile getirdiğim için bir kez daha bu beklentilerin neler olduklarını hatırlatmak isterim.
Genel Başkan Özgür Özel, CHP’li belediye başkanlarına iki önemli talimat verdi.
- Tüm belediye başkanları borç listesini belediyenin önüne asacaklar.
- Tüm belediye başkanları devlete beyan ettikleri resmi mal beyanlarını halkın görebileceği yere asacaklar.
Bu iki talimata Adana’da uyuluyor mu?
Bence uyan da var, uymayan da var…
Uyanlar da sadece borç listesini astılar. Mal beyanını asmaktan imtina ediyorlar.
Peki, Özgür Özel’in bu talimatını yerine getirecekler mi?
Getirmez iseler kendileri düşünecekler…
Hatta Özgür Özel düşünecek, ‘Benim sözüm dinlenmiyor’ diyerek…
Emir demiri keser derler…
CHP’de emir demiri kesecek mi?
Endişem var vallahi…