Son 25 gündür CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara’dan başlayarak İstanbul’a kadar yürüyor ve Cumhuriyet tarihinde bir ilke imza atıyor.
Yıllardır Milliyetçi Hareket Partisi’nin sloganıydı ‘Hak, Hukuk, Adalet, Milliyetçi Hareket’ sloganı. Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu yürüyüşü sırasında kullandığı dövizlerde sadece ‘adalet’ ifadesi yer alıyor ve slogan ise ‘Hak, Hukuk, Adalet’ oluyor. Geçmişe gittim biran.
12 Eylül öncesinde ve sonrasındaki tüm MHP yürüyüşlerinde de bu slogan yer alır ve dövizleri süslerdi. Bugün ise Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu yürüyüşü MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli başta olmak üzere tüm teşkilatlar tarafından eleştiriliyor, hatta tenkitten de öteye varan boyutta şiddetle kınanıyor.
Yürüyüş, anlamsız gösterilmeye çalışılıyor. İnsanların eylem yapma hürriyetlerine yönelik bir davranış içinde olan MHP’nin yıllardır kendine slogan yaptığı ve dövizlerinden aşağıya indirmediği ‘Hak, Hukuk, Adalet, Milliyetçi Hareket’ ifadelerinden de böylelikle vazgeçilmiş olunuyor.
Nereden nereye geldik! Sosyal medyada insanlar kendi düşüncelerini de bu slogan üzerinden hareket ederek ortaya koyuyorlar.
Bakış açılarına göre de siyaset yaparak ‘Hak, Hukuk, Adalet’ ifadelerine sahip çıkıp, karşı olanlarda karalama yolunu seçiyorlar.
Son bir aydır böyle bir ortamın içindeyiz. Adana’dan CHP teşkilatları İstanbul’a ulaşarak Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte yürüyorlar, destek veriyorlar. MHP’nin genel merkezide bir genelge yayınlayarak İstanbul’daki bütün teşkilatlarını olası bir provokasyona karşı kapalı tutmayı yeğliyor.
Bir dönem bulunduğunuz yerden bugün tamamen uzaklaşıyorsunuz ve dün sizin de istediğiniz temel haklardan bugün vazgeçiyorsunuz. (MHP adına söylüyorum bunları) Siyasette bunlar da var dedirten cinsten…
Aranan Hak, Hukuk, Adalet’i belki bugün için acilen gerekli… Adaleti dağıtan mekanizmada da sorunlar diz boyu… Önce insan olarak birbirimize saygı duyacağız ve özgürlüklerin de yaşanması adına birbirlerimize sıkıca bağlanarak kenetleneceğiz.
CHP ile MHP’nin ‘adalet’ konusundaki bu ayrışmalarını siz nasıl okuyorsunuz bilmiyorum ama ben kendi adıma siyasete adaleti kurban etmenin doğru olmadığını düşünüyorum.
Siyasette yapalım, adaleti de tesis edelim. İkisi de lazım bize… Siyaseti de düzgün yapalım, kırmadan, dökmeden, incitmeden.