30 yıl bu memlekette belediye başkanlığı yaparak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Ak Parti Genel Başkanı ve Başbakan olduğu tarihte ‘Siyaset sahnesinden zorunlu olarak ayrılmak durumunda kalan’ Aytaç Durak’ın gözünü makam koltuğu hırsı sarmış.
Oyuncağı elinden alınan çocuk gibi ‘oyuncağımı geri verin’ diyerek sızlamaya başladı!
Sözcü Gazetesi’ne Mehmet Serbes’e açıklamalar yapmış. Hoş, gidecek fazla yeri kalmadı şükürler olsun! Kendisine ‘aklan da gel’ diyen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye yönelik sözler söyleme modunda Sayın Durak. Bahçeli ‘özür’ dileyecekmiş Sayın Durak’tan. Neden dileyecek? Adam aklandı, geldi…
Şimdi ise özür ile yeniden oyuncağını istiyor ve belediye başkanlığı koltuğuna oturmanın gayretinde. Kendisinin açıklamasına bakacak olursanız ‘siyasetin hiçbir kademesinde bulunmayacağım’ diyor.
Benim tanıdığım Aytaç Durak hırslı bir insan ve azıcık köşeden bucaktan bir imkân bulsa ne koltuk dinler, ne makam…
Siyaseten hiçbir kademede bulunmayacağım derken belki de ‘benden geçti’ demek de isteyebilir. Burası çok önemli değil. Bulunsa dahi ona siyaseten kim koltuk verecek?
Burası da ayrı bir konu… Ben asıl Sayın Durak’ın Devlet Bahçeli’nin özür dilemesine ait sözlerine takıldım. Devlet Bahçeli ne senden, ne de partiden kovduğu onlarca kişiden özür dilemez. Olsa olsa gidenler geri gelir iken Devlet Bahçeli’nin elini öperler, sıkarlar ve özür dileyerek gelirler. Geçmişte çok örnekleri var…
Sonrası böyle bir açıklamayı yapma ihtiyacı duymak nereden çıktı?
Madem siyasetten beklentin yok, çekil kabuğuna otur. Bu yaştan sonra senden özür dilense ne olur? Dilenmese ne olur? Oldu olacak Ak Parti’den de bir özür iste!
Cumhurbaşkanına da bir sitem yolla! Sayın Durak’ın Adana’daki aktif siyaseti resmen bitmiştir. Gerek yaşı itibariyle gerekse de politik duruşu itibariyle. Bu saatten sonra Durak dosyasını açmaya çalışmak hem kendine hem de açmak isteyenlere zarar verir. Gündeme geldi geleceği kadar Sayın Durak…
Devlet Bahçeli’nin siyaset tarihinde belki de Adana adına yaptığı en büyük iyiliklerden birisi de ‘Durak ile ilgili olarak aklanıp gelmesini istemesi’ olayıdır.
Ben kendi adıma böyle düşünüyorum. Böylelikle Adana ve Adanalılar Durak’tan bir şekilde kurtulmuşlardır. Bahçeli özür dilemez.
Dilemesi de doğru değildir. Durak’ın bu çıkışına bakılacak olunursa da ‘siyasi nabız yoklama’ cinsinden Bahçeli’nin özür dilemeyeceğini bile bile lades demek gibi bir şeydir.
Geçmiş ola…