Siyasette en fazla eleştirilen konulardan bir tanesidir ‘Parti küçük olsun benim olsun değil, parti büyük olsun hepimizin olsun’ diye başlayan cümleler…
Herkes bunu söyler ama iş yöneticiliğe gelince hiç kimse söylediğini yapmaz.
Yani ‘parti büyük olsun, hepimizin olsun’ demezler.
Alın size bir örnek…
CHP’nin Seyhan’da aldığı oyun kaç olduğunu merak ediyor musunuz? Bilmem ama Seyhan’da CHP’ye kayıtlı olan kişi sayısı 18 bin 212…
Çukurova’da yerel iktidar CHP ama kayıtlı üye sayısı 11.010…
Akıl alacak gibi değil vallahi, üye kaydı yapmayan parti gibi duruyor önümüzde CHP…
Şimdi ilçe başkanları, il başkanı ve diğer yöneticiler şunu söyleyebilir. ‘Partiye kayıt olmak isteyen insanların sayısı bu kadar ise biz ne yapabiliriz!’
Bir yılda il genelinde yani Adana’da CHP’nin üye sayısı sadece 44 kişi olarak artış göstermiş.
Yanlış okumadınız, 44 kişi…
Bu rakamın izahını kim nasıl yapar bilmem ama yerelde iktidara yürüyen parti için çok küçük rakamlar bunlar…
Aladağ’da 389, Feke’de 232, İmamoğlu’nda 385, Karaisalı’da 290, Karataş’ta seçim kazanan CHP’nin kayıtlı üye sayısı 639!
400 kişinin altında kayıtlı üyenin tamamı ilçe başkanını delege gibi oy kullanarak seçiyor!
Sarıçam’da ise bin 755…
Üye kaydında keramet yok diyenler de olabilir. Doğru, siyaseten seçilmek için keramet rakamı aşağılarda tutmak!
Aklım almıyor bu işleri diyelim ve noktayı koyalım…
X
İSİM ÖNERİLERİ
Konu siyasetten açılmış iken son günlerde meslektaşlarımız partilere il başkanı ve ilçe başkanı adayı önermeye başladılar!
Gönüllerinden geçen insanları yetkililere ‘bu isimi değerlendirin’ çağrısında bulunarak öneriyorlar.
Onlara göre ‘tam isabet’ ama partilere göre ‘tam isabet mi?’ acaba diye hiç düşünmeden…
Aday olan, parti içinde etkin bir şekilde politika yapanlara da böylelikle haksızlık ediyorlar.
Hoş, kendi adıma söyleyebilirim. Kimin il başkanı veya ilçe başkanı olacağı ile hiç ilgilenmedim. Beni de ilgilendirmez.
İyi, başarılı, Adana’ya katkı koyar diyerek düşündüklerimizin bizleri yanılttığı bir ortamda öyle bir görevimizde yok diye düşünüp partilerin işine de karışmak gibi bir derdim de yok…
Önerenlere de küçük bir önerim olsun…
‘Yazdıklarınızın gün gelir altında kalırsınız’
Üçü beşi bırakıp ‘şerefe’ diyerek işinizi yapacaksınız… Siyaseti de siyasetçilere bırakacaksınız…