Nisan ayının ortalarını geçtik. Bahar Bayramı’na ramak kaldı. Doğa insanlara bütün hünerlerini sergileyerek hizmet ediyor. Varını yoğunu ortaya koyuyor.
Cennet vatan Türkiye’nin her bir köşesinde ayrı güzellikler…
İnsanlar zorlu bir süreci geride bırakarak (seçim maratonu) artık önlerine bakacaklar. Mutfakta kaynayan kazanın, tencerenin artık malzemelerinin altından kalkıp kalkılamadığı duruma gelindi.
Seçimi unutacağız. Ekonomiye bakacağız. Cebimizdeki paraya, ödeyebileceğimiz kadar borcumuzun olup olmadığına, bir kenara para biriktirmeyi boş verin, akşam olunca evimize ekmek götürdüğümüze şükür edecek günleri yaşayacağız.
Mutfak yangın yeri…
Neye elinizi atsanız elinizi yakıyor. Piyasaların durumunu anlatmaya gerek yok. Bir kadın olarak hayatın zorluklarını en iyi bilen kişiyim.
Hükümetin ve mevcut siyasi iktidarın artık notasını ekonomiye çevirmesi gerekiyor. İnsanların pazarlara gidemez duruma gelip meyve ve sebze fiyatlarını sohbetlerinde konuşur duruma geldiği bir ülkeden acilen kurtulmamız gerekiyor.
Bunun içinde Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Bey bir ifade kullanıp ‘Şimdi Türkiye İttifakı Zamanı’ dedi.
Kenetlenme günü, her şeyi unutup birlik olma günü. Türkiye İttifakı ile sorunları çözmek için yekvücut olma vakti.
Önceki gün markete gittim. Aynı ürünün bulunduğu reyonda aynı marka bir ürünün fiyatının iki ayrı fiyat olarak tüketiciye sunulduğunu gördüm.
Gramajlarına baktım. Yüksek fiyatla sunulan ürün ile ondan biraz daha aşağı fiyatla satılmak istenilen ürünlerin arasında gram farkını gördüm. Hem gramdan çalınmış, hem de fiyattan.
İnsanlar da aç gözlü. Fırsat kolluyorlar. Eskiden sigara zamları gelecek olursa piyasadaki sigaraları toplarlar ve karaborsa satarlardı. Utanmasalar, korkmasalar inanın karaborsa meyve, sebze, temel gıda ihtiyaç maddelerini satacaklar.
Satmaktan söz açılınca bizim şu tanzim satış merkezlerine ne oldu? Lastiği patladı…
Kapanıyor bir bir…
Hani insanlar ucuz ve kaliteli ürün alacaklardı. Hani bu spekülatörler ortadan kalkana kadar devam edecekti.
Seçim bitti, aşk bitti…
Hep söylüyorum ya, insanları yani vatandaşı deneme tahtası haline dönüştürdüler. Önce veriyorlar, sonra geri alıyorlar.
Sonra bir kez daha verdiklerinde verdiklerinin değerini öyle bir ortaya koyuyorlar ki, insanların biat kültürlerini geliştirip kendilerine biat etmelerini sağlıyorlar!
Sağlasınlar bakalım nereye kadar gidecek?
Çarşı Pazar ekonomiyi düzeltmek gerekiyor. Yüksek fiyatları aşağıya çekmek, ekonomideki sıkıntıyı çözmek, genç işsiz nüfusunu azaltacak yatırımlar yaparak tedbirler almak, kısa süreli çözümler yerine makro çözümler üreterek insanların rahatını sağlamak gerekiyor.
Adana yereli ile ilgili de bir hatırlatmam olsun.
Belediye ekmek satış merkezlerinde ciddi sıkıntılar var. Bu konuda Büyükşehir Belediyesi biraz önlem alsın istiyorum. Ekmek satış merkezlerinde ekmek sayısı az, kaliteli satış yapılmıyor. Bozuk para üstü verilmiyor. Poşet konusu ayrı bir muamma…
Hüseyin Sözlü sonrasında Ekmek Fabrikalarının biraz mercek altında olması gerekiyor diye düşünüyorum ve bunu da Zeydan Karalar başkana hatırlatmış olayım diyorum.
Görüşmek dileğiyle.