bilim kurulu üyeleri ve doktor olarak görev yapan kişilerden temin ettik.
Her şeye hazırlıksız yakalandık aslında bu tip virüs konusunda. Kim ne söyler ise onu yapar olduk.
Sadece sağlık açısından değil, ekonomimizin böyle biran da sıfırlanacağına, kepenklerin aniden inerek borç batağı altında yüzeceğimize aniden yakalandık!
Bütün kurum ve kuruluşlar da aniden yakalandı. Muhatap olarak karşınıza alacağınız bir kişiyi bulamıyorsunuz. Akıllı olan amirler işin kolayını bulmuşlar. Kaytarmanın formülünü bir şekilde kendileri ihdas etmişler!
Hazırlıksız yakalandık diye başladım yazıma. Devletin açıkladığı ekonomik paketin kimseyi mutlu eder düzeyde olmadığını günlerdir bu köşeden kendi dilimin döndüğünce yetkili mercilere iletmeye çalışıyorum.
Esnaf memnun değil. Üretici memnun değil. Büyük sermaye sahipleri ‘mecburen’ memnun. Sizin anlayacağınız toplumun büyük kesimi hiç ama hiç memnun değil açıklanan ekonomik iyileştirmelerden.
Dedim ya, hazırlıksız yakalandık diye… Devlette hazırlıksız yakalanmış bana göre.
Kasada para olsa halkına vermek konusunda devlet hiç gözünü kırpmadan verir. Yani yardımcı olur. Ama kasada para olmaz ise ne yaparsınız? Vermemek adına ne gerekir ise yaparsınız…
Biraz durum böyle…
Açılan yardım kampanyalarının üzerinde ne konuşacak olur isek konuşalım olayın seyrini düzeltemiyorsunuz. Toplanan yardımlardan esnaf, tüccar, sanayici, tarım ve asgari ücretle çalışanlar kısacası kim nasıl faydalanacak? Bütün bu konularda kararsızım…
Çok da iyimser değilim.
Bu süreç biraz uzun sürecek.
Bizim de altından kalkmamız çok zor olacak.
Düşünün ki 3 ay boyunca iş yeriniz kapalı. Müşterinizi kaybetmişsiniz. Ekonomik olarak kazanç yok, gider ise iki kat artmış.
Böyle bir tabloda sizin elinizden tutan devletin verdiği kocaman bir hiç…
Ne yaparsınız?
Oturup olacaklara katlanacaksınız. İflas mı edersiniz, yok mu olursunuz! Bilemem artık.
Allah sonumuzu hayır etsin.
Sadaka toplumundan yardım toplumuna geçtik…
Hayırlısı olsun…