Altın değerinde bir soru gibi oldu yazımın başlığı…
Ak Parti’den kim ne bekliyor? Bu sorunun yanıtı aslında herkese göre değişken olan bir yanıt.
Parti içerisinde beklentisi olanların durumu ile beklentisi olmayanların durumu birbirine eş değer değil elbette. Yönetim bekleyen, belediye meclis üyeliği, belediye başkanlığı, milletvekilliği makamlarına talip olanların beklentileri ile hiç beklentisi olmayan ‘gönül erlerinin’ siyasi yaklaşımları aynı mı?
Elbette değil…
Son günlerde Ak Parti Adana İl Başkanı Fikret Yeni’nin yeniden il başkanı adayı olarak genel merkez tarafından aday gösterilmesi üzerine aslında sular biraz duruldu. Bunu öncelikle bir not olarak bir kenara yazalım.
Lakin beklentileri yükselen bir kesim de ‘pusuda’ yatıyor adeta…
Parti içerisinde Fikret Yeni’nin il başkan adayı olmayacağının beklentisi içinde olan isimler dahi var şuan itibariyle. Fikret Yeni’nin aday olmayacağını söyleyenler ‘fısıltı gazetesinden’ bu söylentileri yazarak olumsuz propaganda yapmaya başladılar.
Hiç düşünebiliyor musunuz, genel merkezin bilgisi olmadan, genel merkez tarafından tek aday olarak seçimlere katılacağı açıklanmayan bir kişi çıkıp seçimlere tek aday olarak gidileceğini söylemiş olsun…
Şahsen ben düşünemiyorum.
Ak Parti’nin il teşkilatının kendilerinin yapmış olduğu resmi bir açıklama var bu konuda. Fikret Yeni’nin seçimlere tek aday olarak katılacağı bu açıklamada açık olarak ifade ediliyor.
Genel merkezin haberi olmadan böyle bir açıklama yapmak demek, o açıklamayı yapan kişinin ve teşkilatın adeta sonu demektir. Yani demem odur ki, Fikret Yeni Genel Merkez tarafından tek aday olarak seçimlere katılmasına izin verilen ve uygun görülen isimdir.
Parti içerisinde il başkanlığı yarışı bu şekilde aslında netleşmiş oldu. Gelelim ilçe başkanlıklarının durumuna.
İlçe teşkilatlarında da son günlerde temayül yoklamaları yapılıyor. Göreve talip olanlara karşı ilçe teşkilatlarının bakış açıları da böylelikle ortaya konuluyor.
Gidecek isimler ve kalacak isimler de bence genel merkez tarafından biliniyor.
Gelecek dönem içerisinde şekillenecek olan yeni yöneticiler Ak Parti’yi 2019 seçimlerine hazırlayacak olduğundan dolayı da partiye hizmet edecek isimlerin yönetimlerde yer almaları gerekiyor.
Kadın kolları, gençlik kolları ve ilçe yönetimleri ile il yönetiminin bu anlamda önemli isimlerden seçilmesi ve çok çalışacak, vaktini, parasını harcayacak, hısım ve akrabalarını işe aldırma gayreti yerine ‘önce partim’ diyecek olan isimlerden oluşmasına bu dönem fazlaca dikkat edilecek diyerek düşünüyorum.
Ak Parti’nin yönetim kademesinde kadınları dışlayan, gençlere fazlaca hareket kabiliyeti vermeyen, bütün amaçları yakın ve akrabalarına iş imkânı aramaya, ihale kovalamaya yönelik kafalarını yoran isimlerin de artık birer birer kenara itilerek Sayın Cumhurbaşkanımızın da işaret ettiği gibi ‘her zamankinden daha çok çalışacak’ isimlerle yönetimin şekillenmesi gerekir diye düşünüyorum.
Bu anlamda kadın kollarına bence büyük önem ve görev düşüyor. Süslenip püslenip protokol yöneticiliği yapacakların yerine, vaktini ayırarak kapı kapı dolaşacak, partiye oy getirecek, aklı eren, diliyle siyasetin bilgi ve birikimini topluma aktarabilen, mesleğinden dolayı da aktif olan isimlerle yeni dönem yöneticilerinin şekillenmesi gerekiyor diyorum.
Bu beklenti sadece benim beklentim değil, Ak Parti’nin başta genel merkez olmak üzere aklı başındaki ‘önce partim’ diyen her yöneticisinin beklentisidir.
Fikret Yeni’nin tek aday olarak il başkanlığı yarışında rakipsiz olarak seçimlere katılacağının açıklanmasından sonra parti içerisindeki dostlarla uzun süreden beridir bu kritiği yaparak geleceğe dair görüşlerimizi birbirimizle paylaşma imkânı buluyorum.
Kavgadan, çatışmadan, yöneticilerin birbirlerinin kuyusu kazmadan, ötekileştirmeden uzak kalmaları gerektiğini, herkese saygılı ve herkesin partiye katkı sağlamasını artıracak bir yapıyla çalışmaları gerektiğini tüm dostlara bu vesile ile söylüyorum, izah ediyorum.
Yani önemli olanın partinin kazanması gerektiğini ifade ediyorum tüm dostlara. Fikret Yeni Beyin de önümüzdeki dönemde güçlü bir yönetim ile Adana’da Ak Parti’nin oylarını yüzde 50’nin üzerine çıkarma noktasındaki hedefini ve gayretlerini de yakından bildiğim için ‘İnşallah başarılı olur’ demenin de bizlere yakışan olduğunun altını kalın çizgilerle çizmek istiyorum.
Olumsuzluklardan ve kötülüklerden beslenmeyi bir kenara bırakıp toparlayıcı ve birleştirici olmak gerekiyor. Hele hele bu dönemde her zamankinden daha fazla çok ihtiyacımız var bu söylediğime.
Dolayısıyla Ak Parti’nin Adana’da başarılı olması demek Adana’nın Ak Belediyecilik ile tanışması demek, Adana’nın her yönden kalkınması demek, Hükümet imkânlarıyla destekli bir yerel politika ile Adana’mızın kazanması demektir.
Kazanan Adana olsun diyorum ve bunun içinde herkes açısından haklarında hayırlısı olsun diyerek yazımı tamamlamak istiyorum.