Ben de bir anneyim. Annelik kadar ulvi bir değer yok yeryüzünde.
Evlat olarak annenin kıymetini bilmemiz gerekiyor.
Gün geliyor siz de anne ve baba olunca farkına varıyorsunuz bazı şeylerin. Sağlığında sahip çıkarak, ona anneniz ve babanız olduğunu hissettirerek değer verip en güzel anneler gününü sağlığında kutlayacaksınız annenizin ve yeri gelince babanızın.
Ben annem hayattayken hiç anneler günü kutlayamadım ağız tadıyla. Sadece elini öper ve sağlık, sıhhat dilerdik. Annem hep ‘yetimhanede kalan çocukları hatırlatır’ ve onları bir düşünmemizi isterdi. Anneler gününde televizyonlara ve gazetelere reklam vererek bu işin reklam kısmında olanlara da kızardı rahmetli annem.
Düzeni eleştirir ve insafsız olduğunu söylerdi. Acımasız derdi. Şehit annelerini de hatırlatır idi bana rahmetli annem. Biliyordu ki ben anneme sarılıyordum. Ama şehit anası anneler gününde mezar taşına sarılıyordu. Ağlıyordu, giden evladının ardından.
Bir de annelerini erken yaşta kaybeden, hatta daha yüzünü dahi görmedikleri annelere sahip olanlar vardı. Bu küçük çocukları da bana hatırlatırdı.
Onların yerine hep kendimi koymamı isterdi. Ben anneler gününü kutlamak istediğimde onun bana verdiği derslerle geçerdi o vakit zaman. Kızardım, ne alakası var şimdi bunların derdim.
Ancak gördüm ki annem haklıymış. Bütün bunlar hayatın gerçekleriymiş. Şimdi bende anneyim.
Çocuklarıma annem kadar radikal olmasa da bu öğrendiklerimi, duyduklarımı, yaşadıklarımı dilimin döndüğünce anlatmaya çalışıyorum. Allah kimseyi annesiz ve babasız bırakmasın.
Anneleri başımızdan hiç eksik etmesin. Tüm annelerin anneler gününü kutluyorum, onların ellerinden öpüyorum.