Yaygın televizyon kanallarını izliyor musunuz bilmiyorum ama toplumun önünde olan, bilgi birikimleriyle ve olayları takip etme yetenekleriyle ‘HİT’ yaptığı varsayılan kişileri ekranlara taşıyorlar.
Bu kişiler de ciddi anlamda ‘YAZAR’ kadrosundan televizyonların ekranlarını işgal ediyorlar. Verdikleri, verebildikleri nedir? Diye sorarsanız her insan farklı yanıt verir. Gerekçesi de izleyenlerin de olaya siyasi holigan açısından bakması, yaklaşmasıdır.
Tıpkı ekrana çıkan YAZAR kadrolu, gazeteci kimlikli kişilerin siyasi holigan gibi davranmaları gibi.
Bir siyasi parti ile göbek bağı olan gazeteci, yazar kadrolu bu nöbetçi televizyon yorumcularının toplumu yönlendirmeye yönelik gayretlerini yakından takip ediyorum. Aslında bu tür siyasi platformu oluşturan televizyon yönetimlerinin yıllar öncesi kaygıları ‘RAYTİNG’ idi. Şimdi ise siyasi iktidarın isteklerini yerine getirme, yakın durma durumuna dönüştü.
Bu da Türkiye için doğru bir gidişat değil.
Siyasi holigan niteliğindeki bu ağzı laf yapan insanların söylemlerini dinledikçe bu yaygın medyadaki kişilerin yerelde de uzantılarının olabileceği varsayımına artık hayretle bakmıyorum. Yani kendimizi alıştırır duruma geldik.
Önceki gün televizyonda ‘tartışılması istenilen’ konuyu masaya yatıran siyasi holigan nitelikle yazarları, akademisyenleri ve bir de kadrolu yüzde 0,5’lik partinin genel başkanını izliyorum. Yıllardır zikzak çizen siyasetçinin yanında tarafsızlığını koruması gereken yazarların da ateşli holigan gibi davranıp liderleri, partileri parlatmaya çalıştıklarını görünce nefsim gereğince kızdım ve kalanı değiştirme ihtiyacı duydum.
Şu pandemi günlerinde daha fazla canımı sıkmamak adına kanalı değiştirme ihtiyacı duydum.
Normal hayatı konuştukları ile asla bağdaşmayan kadrolu siyasi holiganların ağızlarından çıkanları dinleyince ‘yapmayın, din kardeşiyiz!’ diyesim geliyor elbette. Ekrana çıkaranların da aslında beklentilerini karşılıyor bu holiganlar.
Aldıkları maaşları ve verilen ulufeler ile de görevlerini yapan insan edasındalar.
Bu tip siyasi holiganların partisi yok elbette. Onlar için gelen ağam, giden paşam…
Değişmeyen tek şey değişimdir diyerek kendilerine bir de kılıf bulurlar. Renklerini değiştirip bukalemuna taş çıkartırlar.
Benden tavsiye size, benim yaptığımı yapın ve kanalı elinizdeki kumanda ile değiştirip tatlı canınızı sıkmayın.
İnanın bana bunu yapın mutlu olursunuz.