Dünyanın sayısız kentlerini dolaşan insanlarla oturup konuşuyorum. Bir kent düşünün. İki ayrı şehri birbirinden tamamen farklı…
Birisi 3.Dünya ülkesi gibi, diğeri ise Avrupa gibi… Böyle bir şehir tanıyor musunuz? Diyorum. Aldığım yanıt ‘geri kalmış ülkelerde evet tanıyoruz var’ oluyor.
Adana geri kalmış bir ülkenin şehri mi? Diye sorduğumda ‘değil ama maalesef öyle görüntü veriyor’ diyorlar. Adana’nın Seyhan ile Yüreğir şehrini, Çukurova ile Yüreğir şehrini hiç mukayese ettiniz mi? Hatta aynı Seyhan’ın iki ayrı mahallesini hiç mukayese ettiniz mi?
Örneğin Seyhan’ın Denizli ve Mithatpaşa Mahalleleri ile Yeşilevler, Gürselpaşa, Akkapı, Mıdık, Dağlıoğlu, Meydan mahallelerini hiç yan yana koyma fırsatı olup değerlendirdiniz mi?
Bence değerlendirmediyseniz lütfen bir değerlendirin. Aynı hükümetin idare ettiği, aynı yerel yönetimlerin yönettiği iki mahalle… İkisi de birbirinden tamamen farklı…
Dar sokakları, kent estetiğinden yoksun, itfaiyenin dahi giremediği, çöplerin, pisliklerin öbeklendiği mahalleler… Bunu gören yöneticiler de inanın o kadar rahatlar ki, değmeyin keyiflerine. Sokak lambaları yanmayan mahallelerde oturan insanlar…
Geçim derdinden yaşadıkları kentin, şehrin, ilçenin sorunlarına zaman ayıramayan insanlar. Sabahın erken saatinde 16 yaşındaki çocuklarının yürüyerek işe gittiği bir Adana…
Diyeceksiniz ki bu bugünün sorunu değil. Dün de aynı şeyi söylediler bu konudan sorumlu olanlar. Ne yazık ki! Bugün de söyleyecekler, yarın da söyleyecekler.
Denizli Mithatpaşa Mahallesi’ndeki kentsel dönüşüm konusunda verilen kararların nedendir bilinmez çok ağır bir şekilde ilerlemesi de orada yaşayan insanları açmaza soktu. Çukurova’da mutlu ve sağlıklı hayat yaşayan paralı insanlar.
Güney mahallelerde fakirlik ile mücadele eden insanlar. Bu şehrin kaderinde bunlar olmamalı… Ama ne yazık ki var. Bu da bir hakikat ve hakikati de söylemek ne yazık ki insanlara acı veriyor. Kentsel dönüşümü rantsal dönüşüm gibi algılayan müteahhitler var bu kentte.
Evlerini bir şekilde kentsel dönüşüm alanına terk etmek isteyen konut sahiplerini boğmaya çalışan müteahhitler…
Yerel belediyelerin meclislerinden çıkan kararlar da ne yazık ki halkın yararına olmuyor ve genelde müteahhitlerin yararını oluyor.
İki ayrı şehrin iki ayrı ilçesi gibi Adana’nın ilçeleri… Bunu kader gibi gösterenler utansın diyoruz. Konu kentsel dönüşümden açılmış iken Denizli Mithatpaşa Mahallesi’nin ve özellikle de Fevzipaşa Mahallesi’nin Denizli ile birleşen bölgesindeki vatandaşların sıkıntılarına biran önce el atılması gerekiyor.
Vatandaşların evlerinin ucuz değerden gitmesinin de önüne geçilmesi gerekiyor.
Her şey vatandaş için diyerek söze başlayan siyasilerin de biraz halkın yanında olmaları gerekir diyelim ve bu konuda acilen bir çalışma başlatarak mahallelerdeki sıkıntıları yerinde görerek dönüşüm noktasında halka yardımcı olmalarını isteyelim.