Kadın annedir. Kadın evinin direği, eşinin hayat arkadaşı, çocuklarının annesidir. En kıymetli varlıktır kadın. Kadına el kalkmaz, kadına şiddet uygulanmaz.
Son dönemlerde kadına yönelik şiddetin arttığını maalesef görerek yaşıyoruz. Bu nedenle toplumun bu konuda bilinçlendirilmesi, kadına yönelik şiddetle mücadelede ailenin psikolojik yönden eğitimi ve güçlendirilmesi gerekiyor.
Kadına şiddette sadece zarar gören kadın değildir. Aynı zamanda aileler ve toplumda zarar görüyor. Kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamında ailelerin ekonomik, eğitim ve hukuksal yönlerden korunması ve güçlendirilmesi birinci öncelik olmalıdır.
Sanırım toplumda bu yönde bir eksiklik var.
Saldırgan erkek genelde küçük yaşta bu saldırganlığı öğreniyor. Yani öğrenilmiş davranışlardır kadına yönelik oluşan şiddetin temeli…
Kadına yönelik şiddetin sebeplerini bilerek önce bu sebeplerin ortadan kaldırılması adına toplumun eğitimi gerekiyor. Nedir bu sebepler?
Bu sebepleri bakınız uzmanlar nasıl izah ediyorlar.
“Aile içerisinde ve toplumda kadınlara verilen daha düşük değer, biyolojik ve bireysel etkenler, kültürel açıdan ataerkil toplumlarda cinsiyetler arası eşit olmayan ilişkiler, evlilikte uyumsuzluk, yoksulluk, eşitsizliği körükleyen politikalar, yüksek suç işleme oranı, alkol ve madde kullanımının artması, çocukluk çağında yaşanan şiddet, erkek otoritesi, cinsel kimlik, şiddet içeren dizi ya da film denetimsizlikleri, şiddete bulaşmış arkadaşların varlığı ya da psikolojik nedenler, kişilik bozukluklar olarak sayılabilir.”
Bu kadar sebebi kim ortadan kaldırabilir?
Bu sorunun yanıtı sadece DEVLET ortadan kaldırabilir olarak verilebilir. Yani bireylerin tek başına ortadan kaldırabileceği bir sorun olarak karşımızda durmuyor. Yoksulluk kader midir? Değildir. Kim yoksul olmak ister?
Kimse istemez. Yani yoksulluktan kurtulmak bireylerin elinde değildir gibi…
Kadın çiçektir. Sevgi ister. Siz bunu bilin ve buna göre hareket edin lütfen. Bu nedenle kadına yönelik şiddete her zaman engel olun. Kadına el kaldırmayın.
