Gün geçmiyor ki bir dolandırıcılık haberi ile uyanmayalım sabaha. Kim kimi dolandırırsa denilecek duruma gelindi!
İşlenen suçun karşılığında insanlar ceza ile cezalandırılmaz ise, cezalar caydırıcı olmaz ise herkes birbirini dolandırmayı sürdürür maalesef.
Cumhurbaşkanlığının amblemini kullanarak insanlar sosyal medya üzerinden dolandırılıyor. Sosyal medya dolandırıcılığın merkezi oldu. Denetim ise hiç yok!
Araba alırken, satarken dolandırılıyorsunuz. Telefon ile dolandırılıyor, çat kapı evinize gelen kargoculuk yöntemi ile dolandırılıyorsunuz. Saadet zinciri misali dolandırıcılık ile dolandırılıyorsunuz.
Bütün birikiminizi biranda elinizden alıyorlar. Sosyal medya hesaplarınızı ele geçirip dolandırıcılık yapıyorlar. Yasalarda boşluk olunca dolandırıcılar da kolay para bulmanın yolunu tercih ediyorlar.
Tarlada ektiğiniz ürünü satın alarak dolandırıyorlar. Size tarımda kullanacağınız ilaçların ve gübrenin sahtesini satarak dolandırıyorlar. Aklınıza gelen her türlü dolandırıcılığın çeşidini Türkiye genelinde her insan, her an yaşayabilir hale geldik!
Bu da bizleri korkutuyor. Her olaya kuşku ile yaklaşmaya başladık. Adliyelerde hâkim ve savcıları da meşgul eder duruma geldi bu dolandırıcılık olayı.
Özellikle dolandırıcılık yöntemlerinin her geçen gün şekil değiştiği bir ortamdayız. Bunun içinde kanun koyucularının dolandırıcılık eylemleri karşısında suçu işleyenlere yönelik daha da fazla müeyyide gerektiren yasaları, kanunları çıkarması, dolandırıcılığa karşı önleyici tedbirlerin alınmasını sağlamaları gerekiyor.
Kanun koyuculardan bunu bekliyoruz.