Siyaseten belirli gün ve haftalarda gazetecilerin önemli günlerini kutlamak zorunda olan ve siyaseten gelen talepleri yorumlamak durumunda kalan siyasetçileri dikkatle takıp ediyorum. Bütün söylemlerinin sözde kaldığını da görüyorum.
Sonrasında onların yaptığı açıklamanın da havada kalmasından dolayı inanın insan olarak üzülüyorum.
‘Yerel basına her zaman ihtiyaç duyan’ yerel siyasetçiler, seçim dönemi olduğunda yerel basından kaçacak yer arıyorlar. Son dönemde bir de sosyal medya sevdası başladı ki hiç sormayın.
Sosyal medya ile tüm her şeyi hallettiklerini sanıyorlar. Seçim sonuçlarına bakınca boylarının da ölçüsünü alıyorlar.
Milletvekili seçilmiş bir siyasetçiden ‘yerel basına tam destek’ ifadesini okuyunca inanın gülmek durumunda kaldım.
Bir gazeteye abone olmamış, bayram seyran dâhil bir gün ilan verip yerel gazeteye destek olmamış bu milletvekili arkadaş, yerel basına tam destek verecekmiş!
Güldürdüler vallahi. Yarı destek, çeyrek destek vermiş olsa nasıl olacak? Tam destek verince ne oluyor?
Sözde destek bunlarınki…
Partisinin ve kendisinin yerel basına yirmi beş kuruş faydası yok olan bir siyasetçinin destek sözüne de inanmıyorum.
Elbette yerel basına destek veren yerel siyasetçiler yok değil. Onların da yerel basınla farklı ilişkiler içinde siyasetini yürüttüklerini de görüyorum.
Seçim yaklaşınca ‘ağabeyim, ablam’ diyerek ağızları dolusu konuşarak gülücükler dağıtan siyasetçiler yaklaşık 9 ay sonra yine aynı kalıba bürünüp yerel basındaki arkadaşlara mum olacaklar.
Ama unuttukları bir şey var ki oda ‘köprünün altından suların geçtiğidir’
Oturdukları koltuğun kendilerine ömür boyu ait olduğunu düşünenlere bir tek çağrım olsun.
Sözde desteğinizi değil, özde desteğinizi yapın ki yerel basına hiç değilse sonrası için yüzünüz olsun.