Hani hep adaletsizlikten bahsederiz ya, ‘nerede adalet var!’ diyerek tepki gösteririz ya…
Ne yazık ki adaletsizlik ve haksızlık diz boyu benim memleketimde. Haksızlığa uğrarsınız ve şikâyet ederek ‘adalet’ istersiniz. Bir türlü de tesis edemezsiniz hayatınızdaki adaleti…
Türkiye ilginçlikler ülkesidir vesselam. HDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız ile Van Milletvekili Tuğba Hezer, dokunulmazlıkları kaldırılıp, gözaltına alınma ihtimaline karşı dönmemek üzere Avrupa’ya kaçtı.
Tüm Dünya âlem biliyor bu olayı. Yaklaşık olarak bir yıldır meclis çalışmalarına katılmıyor bu iki isim.
Devamsızlık nedeniyle milletvekilliklerinin aslında düşürülmesi gerekiyor. Yasa böyle diyor…
Son günlerde bu anlamda bir çalışma başlatıldı. Bakalım iş nereye varacak? Hezer ve Sarıyıldız, bir yıldan fazla süredir meclis çalışmalarına katılmıyorlar ama gelin görün ki milletvekillikleri düşürülmediği için aslanlar gibi maaşlarını hem de yurt dışında olmalarına karşın alıyorlar! Milletin parasını çatır çatır harcıyorlar!
Böyle bir adaletsizlik, haksızlık olur mu? Milletvekili olmasalardı acaba başka bir konumda olsalardı ve maaş alan kişiler konumunda olsalardı maaşlarını almaya devam edebilir miydiler?
Alın size adaletsizlik, haksızlık… Sen yurttaş olarak vergini, sigortanı yatırmak için uğraş dur. Senden toplanan vergiler ile yurt dışına kaçan bu vekillere(!) maaş ödemesi yap.
TBMM’nin de aslında bu adaletsizliğin önüne geçmesi gerekiyor. Milletin vekillerinin ‘zırhlı koruma’ altında tutulması saltanatına ve ayrıcalıklı sınıf haline getirilmelerinin de önüne geçilmesi gerekiyor.
Adaletin tesis edilmediği bir ortamda huzur olmaz. İnsanların en fazla güvendikleri adalet olmalıdır. Adalete sığındığın zaman huzur bulursun. Ayrıcalıklı sınıf teşkil ederek göz göre göre insanların paralarını götürüp ülkesinden kaçanlara vermenin de adaleti yok, geçerli bir yanı yok.
Ümit ediyoruz ki bu yanlışlıktan acilen dönülür. Hak edilmeden alınan parayı onlar harcamasına harcıyorlar da, veren nasıl veriyor? Bunu da sorgulamanın zamanının geldiğini düşünüyorum.