Hangi işi yapar iseniz yapın, karşınızda mutlaka hizmet götürdüğünüz bir kişi veya kurum vardır.
Siz hizmet götürür iken karşınızdaki kişi de sizin müşterinizdir.
Müşterinizin memnun olması ve yaptığınız hizmetten dolayı sizlere ‘teşekkür’ edecek duruma gelmesi lazımdır.
Her meslek için geçerli olan bu uygulamayı ne kadar yerine getirebiliyoruz? Müşteri memnuniyetini ne kadar başarabiliyoruz?
Bu sorunun yanıtını herkes kendisine sorarak arasın diyorum.
Son dönemlerde Adana’da müşteri memnuniyetini ön plana çıkarak çalışan ve hizmetlerini bu anlamda halka götürmeye çalışan kurumların sayısının artması bizleri mutlu ediyor.
Ben öncelikle sağlık sektöründeki müşteri memnuniyetinden bahsetmek istiyorum.
Hastanelerde doktorlar tarafından yazılan tıbbı malzeme ve medikal alınması konusunda insanların kafasının karışıklığını buradan dile getirip yetkililere, etkililere seslenmiş olalım.
Doktorunuz size bir medikaldan almak üzere tıbbı malzeme isteminde bulunuyor. Bu malzemeyi alıp kullanacaksınız.
Hastanelerin etrafını sarmalayan medikalcıları dolaşarak reçetenizde rapor çıkarılarak almak istenilen tıbbı malzemeyi almak isterseniz önce birden fazla iş yerini ziyaret ederek medikalcıları dolaşmak durumundasınız.
Çünkü aynı ürünü, aynı kalitede, hatta aynı isimli firmanın ürettiği aynı ürünü her medikalcı değişik fiyattan size satmak ister.
Eczaneye gidip bir ilacın fiyatının her eczanede aynı olduğu gibi medikalcılarda aynı ürünü aynı fiyattan alamazsınız.
Tutturabildiklerine satmak isterler.
Devletten hastanın aldığı karşılama bedeli aynıdır. Ama gelin görün ki, medikalcılar tutturabildiklerine sizi kazıklamak adına ellerinden ne gelirse yaparlar.
Bir bel korsesi almak istersiniz. Bir iş yeri 60 lira ister ürününe, aynı markalı ürünü bitişiğindeki dükkân 55 liraya, bir karşı caddedeki iş yeri ise 45 liraya satar.
Nasıl olur da aynı ürün üç farklı iş yerinde üç ayrı fiyattan satılır. Devletin bu ürüne karşı ödediği ücret ise 40 liradır.
Böylesine bir ortamda gelişiyor müşteri memnuniyeti.
Alan memnun değil ama satan memnun.
Bu konuda hiç mi bu medikalcılar denetlenmezler?
Serbest piyasa dedik ise bu kadar da fiyat farkı olmaz. Yol bilen var, yordam bilmeyen var…
Etkili ve yetkili isimlere bu konuda harekete geçmelerini ve bir denetim getirmelerini isteyerek çağrımızı yenilemek isteriz.
Adana’da yine müşteri memnuniyeti adına önemli hizmetler vermesi gereken Devletin Hastanelerinden söz etmek istiyorum.
Hastane güzel…
Hizmet için tüm imkânlar var…
Gelin görün ki sorun burada hizmeti sunan personelde.
Devletin hastanelerinde taşeron işçi çalıştırmayı bir türlü beceremiyorlar.
Hangi taşeron firma elemanına elinizi değip ‘Görevini yap kardeşim’ diye uyarsanız bir saat sonra o işçi için en az 2 tane Ak Parti yöneticisi hastane yönetimini arayarak torpil adına araya girmeye çalışıyor.
Asıl sorun bu olsa gerekir müşteri memnuniyetsizliğinde.
Herkes görevini yapmış olsa sorun kalmayacak.
İnşallah önümüzdeki süreçte bunlara bir çözüm yolu bulunur ve herkesin adil bir şekilde görevini yapması adına birileri harekete geçer.