Adana’nın yolları taştan, siyasiler sizler çıkardınız bizi baştan! Diyelim ve yazımıza başlayalım.
Son günlerde gerek sosyal medyadan gerekse de birebir görüşmelerimizde okuyucularım bana Adana siyasetinde gelişmeler hakkında sorular yöneltip cevap bekliyorlar. Ben ise onlara bu kadar çelişkili bir ortamdan çıkacak olan siyaset sonucunu yorumlamakta güçlük çekiyorum.
Ak Parti Seyhan’da seçim kazanır mı? Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminde Ak Parti tabanı MHP’ye tam destek verir mi? Zeydan Karalar Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerini kazanır mı? Zeydan Karalar sonrasında Seyhan’da durum ne olur?
Bu tür sorularla karşılaşıyorum. Elbette bu soruların bir karşılığı var yorum olarak. Lakin genel merkezlerin ilçe belediye başkan adaylarını belirlemediği bir ortamda konuşmak da fazlaca yoruma girer. İddialı sözler söyleme adına yanlışa da düşmek istemem.
Adana siyasetindeki bu puslu havanın adayların işlerini de zorlaştırdıklarını görüyorum aslında. Belirsizlik kimseye yaramıyor işin özüne bakacak olursanız.
Ve bu ayın 27’sine kadar bu belirsizlik ile de gideceğiz.
Adana’nın yolları taştan idi, şimdileri yarım yamalık asfalt oldu! Açılan çukurlar kapatılmaz, sel baskınları ile yapılan asfaltlar uzun süre gitmez oldu. Yani Adana’nın yollarının taştan olduğu artık şarkı sözlerinde kaldı!
Siyasilerin bizi baştan çıkardıkları ise hala geçerli olan yürürlüğü devam eden bir hadise…
Siyasiler bizleri o kadar baştan çıkardılar ki ehliyetsiz, liyakatsiz insanlar ile müşerref olmaya başladık.
Diretilen, önümüze konulanla yetinmek zorunda kaldığımız siyasetçi ve siyaset tarzı ile son dönemlerde siyasetin içinde yer alan bir toplum olduk.
Hiç siyasi partiler kanununu değiştirmek isteme gibi bir talepleri yok değil mi siyasetçiler. Niye değiştirsinler ki…
Genel merkezin egemenliğine son veren yeni siyasi partiler kanununu yapmaya kimse yanaşmıyor. Yanaşmazlar da…
Bütün bu gelişmelerin ışığında söyleyeceğimiz tek bir söz var.
Biz millet olarak kuzu gibi olduğumuz sürece daha çok badireleri atlatırız çok!
Çıkış yolu var mı?
Elbette var. O çıkış yolunu tayin edecek olan da yine bizleriz.
Gücümüzü bilerek farkına vararak bunu tesis etmek de elimizdedir. Adana’nın yollarının taştan olmadığını bilerek siyasetçilerin de bizleri baştan çıkarmalarına izin vermeyerek Adanalılık ruhu ile hareket ederek ‘gereğini yapmak’ durumundayız.
Haydi o vakit ne duruyorsunuz?