Yaşam o kadar güzel ve önemli ki ‘kötü günleri’ görünce güzel günlerin gelmesi adına umut taşıyoruz.
Elbette güzel günler gelecek. Böyle gitmeyecek hayat. Önemli olan bu yaşadıklarımızdan ders alıp günahlarımıza günah eklememektir.
Her insanın yaşamının bir sonu var. Yani hepimiz bizi yaradan Cenabı Allah’ın sevgili kulları olarak ölümü tadacağız.
Bu nedenle bu kötü günleri de iyi değerlendirip güzel yürekli insanlar olarak Allah’a karşı olan kulluk borçlarımızı ödemeliyiz.
Cuma günleri ve Kandillerde mesaj gönderenlerin gönderdikleri mesajların içindeki bilgileri dahi tanımadan, bilmeden, bir yerden kopyalayarak yani o ifadeleri yerine getirip getirmediğini sorgulamadan başkalarına gönderdiklerini görüyorum.
Mesaj geliyor. Mesajın içeriğinde kul olarak nasıl davranmamız ve dini vecibeleri yerine getirmemiz konusunda amir hükümler var. Maalesef mesajı gönderen kişinin bu mesajdaki bilgilerle uzaktan ve yakından alakası yok.
Yine de gönderdiği kişiye bu bilgileri hatırlattığı için teşekkür etmek lazım. Onu yapalım. Ancak güzel yürekli insanların öncelikli samimi duygular ve özünde bitmemiş olan Allah’a imanları, kulluk görevlerini yerine getirmedeki önceliklerinin her ruhta, her bedende şekillenmesinin gerektiğini düşünüyorum.
Bana göre ters bakışın esas anatomisi insanın yüreğindeki kaybolmamış sevgide yatar. Bu sevginin adı merhamettir. İmandır.
Hangi dine ait olursa olsun benim için güzel yürekler makbuldür.
Kendimi de bu konuda çok şanslı sayarım. Çünkü güzel yürekli dostlarımız, arkadaşlarımız o kadar çok ki etrafımızda onlarla var olmanın mutluluğu ile yaşamımızı devam ettiriyoruz.
Korona virüslü şu günlerde karınca kararınca yoksul insanlara bir şekilde temin ettiğimiz yardım paketlerini ulaştırıyoruz, ulaşmasına vesile oluyoruz. O insanların bu yardım kolilerini aldıklarında bizlere ve sebep olanlara karşı söyledikleri ifadelerin mutluluğu bize yeter. Cenabı Allah herkesin yardımını kabul etsin.
Etrafımızdaki o insanlarında yardım alan noktadan kendileri yardım yapabilecek noktaya gelerek hayırlara vesile olmalarını dileyelim. Bu bize bir şeyi daha gösteriyor. Türk insanı olarak zor günlerde dayanışmanın en güzel örneğini sergiliyoruz.
Var ise bizde, paylaşıyoruz. Karşımızdaki insanların da ekonomik anlamda ayakta kalması adına her türlü güzelliğin içerisine giriyoruz. Toplumsal dayanışmanın en güzel örneğini ‘Biz bize yeteriz Türkiye’ kampanyası ile ortaya koyduk.
Bu konuda da zoru başardık.
Çünkü biz Türkiye’yiz…