Yaşadığınız topluma karşı sorumluluklarınız olduğunu bilerek hareket etmek ve eylemlerinizi de buna ölçülü bir vaziyette geliştirmek insana mutluluk verdiği gibi diğer insanlara da saygının bir ifadesidir.
Sosyal sorumluluk düşüncesinin öncelikle insanların benliğine yerleşmesi lazım. Duyarlı bir toplum inşa etmek istiyor isek bunun temeli de sosyal sorumluluktan geçer.
Önce aileden başlayarak daha sonra halkaların giderek genişlemesi yöntemiyle bu sorumluluk duygusunu her bireye yüklememiz lazım. Çocuklarımızı da okul çağında sosyal sorumluluk projelerinin içerisine katarak onların da ileride bu konuda deneyimli ve donanımlı olmalarını temin etmeliyiz.
Ülkemizin akil insanlarının belirli dönemlerde ortaya koydukları sosyal sorumluluk projelerini dikkatle takip ettiğimde her birisinin birbirini taklit ederek biraz da kendilerinden üzerine bir şeyler koyarak geliştirdikleri sorumluluk projeleri olduklarını görüyoruz.
Bunun da sonuçları ortada…
Adana’da sosyal sorumluluk projelerine yerel yönetimlerin ve merkezi yönetimin ciddi anlamda katkı koyması gerekiyor. Çıkış arayan kentimizin kalkınmasına da katkıda bulunacak olan bu tür projelerin insanların kaynaşmasını sağlayacakları da bir gerçektir.
İktidar partisi olarak AK Parti’nin özellikle alt gurup yaşam kalitesindeki insanlara ve ihtiyaç sahiplerine yönelik geliştirilen her sosyal sorumluluk projesine destek verdiği de bir gerçektir. Bu konuda katkı koyanlara, sosyal sorumluluk projelerine destek verenlere teşekkür etmek gerekiyor.
Sivil toplum örgütlerinin yönetim kurullarından ibaret olmadıklarını, halkalarını da giderek genişleten birer kuruluşlar olduklarını ortaya koyacak projelere imza atmalarını bekliyoruz. Bireysellikten uzak kalarak, yamalı bohça olmaktan da kendilerini kurtararak, belirli siyasi partilerin de arka bahçeleri görünümünden uzak kalarak sosyal sorumluluk projelerine destek vermeleri gerekiyor.
Ulusal bazda silahlanmaya karşı duruş sergileyen sosyal sorumluluk projelerinin artarak geliştirilmesi, engelli bireylere yönelik projelerin, tarım ve kapalı toplum özelliğiyle ön plana çıkan alt gurup gelir seviyesindeki insanların mutluluğuna yönelik projelerde yerel yönetimlerin katkı koymaları gerekiyor.
Bizler de elimizden geldiğince görev verilebilecek her noktada bu konuda duyarlı davranıyor ve projelerin bir ucundan tutarak katkı sunuyoruz. Elbette başarı oranı istenildiği gibi yüksek olmuyor ama bir kişiye dahi olsa bir şekilde fayda sağlayacak bir katkımız oluyor ise ne mutlu bizlere…
Okuyucularımdan sosyal sorumluluk projelerine destek vermelerini hassaten rica ediyorum. Çünkü yarının ne getireceğini kimse bilemez.
Belki bugün projeyi geliştiren ve katkı koyan siz olabilirsiniz. Yarın o projeye ihtiyaç duyan siz ya da sizin bir yakınınız olabilir…
Bu duygu ve düşüncelerle iyi haftalar diliyorum.